0

son yıllarda kadına artan şiddet ve cinayetlerin birçok sebebi ağır ceza almamalarıdır adalet karşısına çıktığı zaman ağır mehebbet veya ağır ceza vermedikleri için serbest bırakıyorlar serbest bıraktıktan sonra aynı şekilde devam ediyorlar kadınlara şiddet eden ve karım benden boşanmış karısına şiddet uygulayan ya da öldüren ya sevgilim benden ayrılmış öldüren insanların gerçekten ağır bir muhabbet yemeleri gerekir eğer bu kişiler ağır muhabbet yemedikçe bu ülkede kadına şiddet devam edecek ve önü kesilmeyecek.

1

son yıllarda artmasının sebebi caydırıcı cezaların verilmemesi. gerçekten bu haberleri gördükçe veya çevremde duydukça deli oluyorum.babadan, eşten, çevreden her yerden bir şiddet haberi duydukça deli oluyorum. vicdan ve merhamet yok ya bunlarda. bazıları da diyor ya kocasıdır döver. ya sen nasıl böyle diyorsun. kocası dövmek için mi evlendi. acaba kendi kızlarına yapılsa buna ne derler. gerçekten insanlar bu olaylara ses çıkarmadıkça kadınlar da susuyor. sadece evlerde değil, sokağa çıkınca da şiddet görebiliyorsunuz. bir şey beceremeyip her şeyi baskıyla halletmeye çalışan bir toplum olduğumuz için de bu durumlar göz ardı ediliyor. her türlü şiddete hayır diyoruz ve şiddet haberlerini de görmek istemiyoruz. şiddet cezaları da biraz daha caydırıcı olmalı. yapıyor yapacağını sonra hop dışarıda. çok ağır cezalar verilmediği için de kadınlar boşanamıyor boşansa bile öldürülmekten korkuyor.

2

son yıllarda ülkemizde gerek kadına şiddetin, gerek boşanmaların, gerek cinnet ve intiharların ana sebebi ekonomik krizdir. yani maddi sorunlardır. insanlar parasız, işsiz ve çaresiz. herşey zamları yor, ancak memur, emekli ve işçilerin maaşlarına zam yok ya da temel ihtiyaç maddelerine gelen zamların misli misli altındadır. şimdi memurlara, işçilere, emeklilere ve çalışanlara temmuz zammı verilecek. bakınız elektriğe, çaya, şekere son 3 (üç) günde %15 (yüzde onbeş) zam geldi. peki bu memur, işçi, emekli ve çalışanlara ne kadar zam verilecek ? ve verilen zamlar vergi dilimi adı altında ağustos, eylül, ekim, kasım ve aralık aylarında misliyle geri alınacak. bu durumda ev halkı nasıl mutlu olsun ? çocukların, evin ihtiyaçlarını nasıl gidersinler ? aile düzenini bozan bu durum cinnet geçirtiyor. tabi bu arada inanç zayıflığı, eğitim eksikliği de buna ekleniyor. biz millet olarak evleniyoruz ama hiç bakmıyoruz gençlerimiz evliliğe hazır mı ? evi geçindirebilecek işleri var mı ? bunlar hesap edilmeden yapılan evlilikler, kadın erkek ilişkileri ister istemez insanları cinnet geçirmeye zorluyor. kadına şiddet ortaya çıkıyor. erkekler de kadınlar da eğitimsiz bu ülkede. ailede de, okulda da, çevrede de gereken eğitimler verilmiyor. allah sonumuzu hayra getirsin.

0

allah akıl fikir versin diyorum sadece. bu ülkede karım benden boşandı beni nasıl boşar deyip boşandığı karısını öldüren gördü. her erkek için demiyorum ama bu tip erkekleri cezaevine yatırmayacaksın. vereceksin kadınların arasına bakalım ne oluyor. ya da toplumsal bir ceza verilmeli. emsal niteliğinde olacak bir karar olmalı. 2 ay yattın çık. bir bedenin hayatına kıymanın cezası 2 ay yatıp çıkmak olmamalı. tamamen psikolojik tedavi görmeli ve ona işkence gibi gelebilecek bir ceza verilmeli. ya artan tecavüzlere ne demeli. iki dakikalık zevkin için niye kadına, hayvana, çocuğa, damacanaya, elektrik direğine musallat oluyorsun. o kadar çok uçkuruna düşkünsen ya evlen ya da hayat kadınlarıyla ilişkiye gir. ne bu tecavüzler. bağırmadı diye tecavüzcüleri serbest bırakan hâkimlerde apayrı… hayır, anlamıyorum ne ara bu kadar beyninizle bir yeriniz yer değiştirdi. hayatınızın yüzde yüzü cinsellik mi pislik herifler. sizin yüzünüzden bırakın yolda yürümeyi evde bile rahat yok sizin gibiler yüzünden. yani nasıl bir ezikliktir kadına hayvana şiddet gösterip öldürmek. haşa allah mısınız sizde kendizinde bizim canımızı almaya hak görüyorsunuz. siz kimsiniz haa… adi yaratıklar.