0

tarikatlar pek tabii ki de dinimizde yeri olan şeylerdir ve nakşibendi kadiri rufai gibi kolları vardır aslında bu isimler sonradan konulmuştur tarikatı değerlendirirken dinimizdeki tasavvuf müessesesine göz atmak gerekir yeri nedir diye soracak olursanız cibril hadisi şerifi diye nitelendirilen bir vakıa vardır bir gün cebrail aleyhisselam peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'in yanına gelmiş insan suretinde ve oturmuştur gelince bir soru sormuştur iman nedir ya resulallah diye peygamber efendimiz sallallahu aleyhi vesellem bu soruya iman allah'a iman etmek peygamberlere iman etmek kitaplara iman etmek meleklere iman etmek hayır ve şerrin allah'tan geldiğine iman etmek ve ölüm gününe iman etmek diyerek imanın 6 şartı nı saymıştır peygamber aleyhisselatu vesselam'ın bu cevabı üzerine cebrail aleyhisselam doğrudur ya resulallah demiştir sonra 2. sorusunu sormuştur demiştir ki islam nedir ya resulallah peygamber efendimiz bu soruya islam namaz kılmak oruç tutmak imkanın varsa zekat vermek yine imkanın varsa hacca gitmek ve kelime-i şehadet getirmektir buyurmuştur bunun üzerine cebrail aleyhisselam yine doğrudur ya resulallah demiştir 3. soruda ise ihsan nedir ya resulallah demiştir peygamber efendimiz sallallahu aleyhi vesellem bu soruya da ihsan allah'ı görüyormuş gibi ibadet etmektir eğer siz allah'ı göremezsiniz bile allah sizi görüyor buyurmuştur işte bu hadisi şerif'ten de anlaşılacağı üzere her insan taklidi de olsa imana sahiptir islam'ın şartlarını da bilir ama yapmakta zorluk çeker işte bu ihsan dediğimiz allah'ı görüyormuş gibi ibadet edip edilen bu ibadetin insanın kalbini temizleyip ahlakına sirayet etmesi boyutuna islam'ın manevi boyutu denir işte tarikatlarda bu noktada insanın bu manevi kalbi tedavisi ve tekamülü için uğraşıyorlar daha sonradan peygamber sallallahu aleyhi ve sellemin maneviyat la alakalı gerek zikir gerek ahlak öğretileri gerek bunlarla ilgili ibadet taat örnekleri yaşantısından sonra peygamber efendimiz sallallahü ve sellem vefat ettikten sonra ashabı kiram tarafından devam ettirilmiş ashaptan bu metotları tabiin almış ve sonra da imam buhari diye nitelendirilen bahattin'i buhari diye de tanınan şah ı nakşibendi hazretleri bugün nakşibendilik dediğimiz yolun usulünü sistemli hale getirmiştir yine aynı şekilde seyyid abdülkadir geylani hazretleri ve seyyid ahmed er rufai hazretleri gibi mübarekler de açık zikre dayalı metodun öncülüğünü yapmışlardır yani toparlayacak olursak tarikat tasavvuf müessesesinin içerisindedir ve islam'ın ihsan denen boyutu ile ilgilenir. bir diğer yönüyle tarikat tasavvuf iyilerle sadıklarla beraber olmaktır bu konuda da tevbe suresi 119 ayeti kerime dikkat çekicidir buyrulur ki bu ayeti kerimede ey iman edenler allah'tan korkun sadıklarla beraber olun buyurulmuştur.

0

vardır ama gizli yaşayanlar olabilir yani pek bir bilgim yok bu konuda