0

samim kocagöz 13 şubat 1916 yılında söke’de doğdu ve ilk kez burada dünyaya gözlerini açmıştır. öğrenim hayatına söke de başlayan samim kocagöz ilk okulu söke ilkokulu’nda okumaya başlamıştır. orta öğrenimine izmir şehrinde devam eden kocagöz buradan başarılı bir şekilde mezun olduktan sonra istanbul üniversitesi türk dili ve edebiyatı bölümünü kazanarak istanbul’un yolunu tutmuştur. 1942 yılında istanbul üniversitesi edebiyat fakültesi türk dili ve edebiyatı bölümünden de mezun olan samim kocagöz aldığı bu eğitimle de yetinmemiştir. edebiyat fakültesin bitirdikten hemen sonra isviçre’nin yolunu tutarak isviçre’nin lozan şehrinde bulunan lozan üniversitesinde 1942-1945 yılları arasında sanat tarihi okumuş ve buradan da başarılı bir şekilde mezun olmuştur. okulunun hemen ardından da askerliğini yapan samim kocagöz askerliğini de bitirdikten sonra hayatını kışları izmir karşıyaka’daki evinde yazları ise söke’de ki çiftlik evin de yazarlık yaparak yaşamını sürdürmüştür.

ilk öykülerini henüz bir öğrenciyken yazmıştır. 1939-1940 yıllarında sonrasında yazdığı öykülerini genel olarak yaşadığı çevreden etkilenerek ve yine çevresinden aldığı izlenimlerle yazmıştır. yazdığı bu öyküleri serveti fünun, hep bu topraktan, ses, vatan, fikirler, demokrat izmir, ve yenilikler gibi pek çok dergi ve gazetede yayımlanmıştır. daha sonra 1948 yılında öyküyü bırakarak romana geçiş yapmıştır. romanların da daha etkili bir dil kullanan samim kocagöz aynı zaman da daha geniş konulara da yer vermiştir.

samim kocagöz romana geçmiş olsa da öyküleriyle anılan bir yazardır. öykülerinden bazıları almanca, rusça gibi pek çok dile çevrilirken ay zaman da pek çok öyküsü de ödüle layık görüldü. 1950 yılında yeni istanbul – new york herald tribune gazetelerinin ortaklaşa bir şekil de düzenlediği dünya hikaye yarışmasında “sam amca” öyküsü birinciliğe layık görülen samim kocagöz ardından “yağmurda ki kız” isimli kitabı ile türk dil kurumu öykü ödülünü kazandı. bu ödülü kazandıktan 11 yıl sonra ise 1979 yılında “alanda ki delikanlı” adlı hikayesi ile lions hikaye ödülünü kazandı.

samim kocagöz’ün sanat anlayışını ise bir çırpıda şöyle özetleyebiliriz. “sanat yaşam içindir” görüşünü benimseyen sanatçı etrafı ve çevresin de olup biteni, doğup büyüdüğü yerleri, yaşayıp bildiği yöreyi, gezip gördüğü yerleri ve tanıdığı insanları roman ve hikayelerin de ve yazdığı diğer eserler de bunu işleyip anlatmış bir sanatçıdır.

kendini 1940’lı yıllar başlayan yeni edebiyatla bulan ve bu edebiyat sayesinde de hatırı sayılır bir okuyucu kitlesine ulaşmayı başaran samim kocagöz aynı zamanda milli mücadeleyi ve milli mücadele yıllarını romanlaştıran yazarlardan biri de olarak adını tüm ülkeye duyurmuştur. samim kocagözün ‘kalpaklıklar’ ve onun devamı olarak yazıp kaleme aldığı ‘doludizgin’ romanları milli mücadeleyi ve milli mücadele yıllarını konu alan romanlarıdır.
samim kocagöz 5 eylül 1993’te hayatını kaybetmiştir.