anlatıyorum agustos böceği yazın çalışıp bulduğunu gün yedi kışa hiç bir yatırım yapmadı karınca ise yazın çalışıp yarısı nı yiyip yarısını da kışa saklarmış agustos böceği de demişki ben tokum sen yarı toksun ye birikim yapma demiş karınca' ağustos böceği' ni dinlememiş çalışmış ve birikim yapmış kış geldiğinde ağustos böceği yicek yemek bulamaz olmuş karıncanın kapısını çalmış biraz sakladıklarından kışa hazırlık yaptıgın yiceklerden benimle paylaşımısın ben gün bulduğumu gün yedim bunu düşünmedim demiş tabiki fedakar karınca yemeğini yinede ağustos böceği ile paylaşmış mutlu son:)
ağustos böceği yazıları ağaçların altında gölgelenen ve şarkı söyleyerek hayatını getirmektedir karınca ise evine ekmek götürmek için gece gündüz çalışan çok çalışkan bir de ikisi birbirine çok zıt özellikler göstermektedir bir gün karınca yine çalışırken ağustos böceği şarkı söylüyormuş ve önünden geçen karıncayla dalga geçmiş demiş ki sen neden bu kadar çok çalışıyorsun hayatının tadını çıkar sana demiş ama karınca oralı olmamış çünkü kışın yemek için evine yiyecek götürmesi gerekiyormuş ama ağustos böceği karınca ile dalga geçmek aktarmaya devam etti aradan zaman geçmiş karınca sürekli evinin yiyeceksiniz ağustos böceği ile yaz boyunca şarkı söylemiş saz çalmış. birgün kış aniden bastırmış ve kar yağmaya başlamış. ağustos böceği çok caresizmis. aklına yazın çok çalışan ve dalga geçtiği karınca gelmiş aklına. daha sonra ağustos böceği karıncanın yanına gitmiş. karınca ağustos böceğine yardım etmiş ve ağustos böceği yaptığından utanmiş.