bir şarkı sözü ile fikirlerimi açıklayayım o zaman: sana git diyemem ama kal demekte gelmiyor içimden.bu dizeler çok narin bir o kadar anlam doludur ki anlatılmaz yaşanır.
gitmek te zor kalmakta zor. ama eğer bir insan gittiyse en çok hayat kalana zor
30 eylül 1659; ben, yani acınacak halde bulunan robinson crusoe, bir deniz seferindeyken korkunç bir fırtınaya yakalanıp bu uğursuz adaya sürüklendim. benimle birlikte olanların hepsi öldü. bir tek ben ölümden kurtuldum.
bundan sonrasını hep kendimi üzmekle geçirdim. ne vahşilerden kacabilecek bir evim, ne yiyeceğim, ne giyeceğim vardı. gece olunca yırtıcı hayvanların korkusuyla bir ağacın tepesine çıktım. bütün gece yağmur yağmasına rağmen yine de rahat bir uyku çektim.
1 ekim; sabah olunca denizden bizim geminin rüzgar tarafından sürüklenip karaya yaklaştığını gördüm. bu manzarayı görünce çok sevindim. çünkü gemi parçalanmamış ve karaya iyice yaklaşmış olduğu için oraya gidip işime yarar eşyaları getirebilecektim.
diğer yandan " gemide kalsak kurtulabilirdik. " şeklindeki düşünceyle birden huzunlendim. bana arkadaşlık edecek biri olsaydı belkide bu gemiyi onarıp tekrar denize açılabilirdik. gemiye doğru yürüyebildigim yere kadar yürüdüm. geri kalan kısmı da yüzerek geçtim ve gemiye ulaştım . bugün rüzgar yoktu ama aralıksız yağmur vardı .
giiit giiit giiit meeee kaaal ozaman yıldız tilbe dinleyelim
kal demek daha zor sonuçta o kararını vermiş
bu o anki duruma baglidir gitme demek kal demek