adab-ı muaşeret kuralları dediğimiz bir topluma özgü ahlak ve görgü kurallarıdır. tabi ki genel görgü kurallarına uymamanın hukukta bir cezası olmamakla birlikte toplumda kabul görmek ve dışlanmamak için yapılan bazı hareketler ve deneyimlerdir. belirsizliği azaltır ve toplumda istikrarı sağlamaktadır. adab-ı muaşeret krallarından bazıları: sofrada çorbaya ekmek doğranmaz, bir lokantada mönü kapatılmadan garson gelmez, pilav çatalla yenir, biten yemeğin yanına kaşık bırakılır, kullanılan ele göre eşyalar dizilir, yemeği tatmadan atılan tuz görgüsüzlük olarak nitelendirilir, ast-üst kadeh tokuşturamaz, çatal tek kullanılıyorsa sağ elle tutulur. tuzluğun tek delikli olanında karabiber iki ve daha fazla delikli olan da tuz bulunmaktadır. bu gibi kurallar toplumda düzeni ve özeni sağlar.