0

mısır uygarlığı
mısır uygarlığını menes adlı bir kral kurmuştur. mısır nil nehri civarında kurulmuştur. heredot ''mısır, nil nehri'nin armağanıdır.'' demiştir. kral menes, aşağı ve yukarı mısır krallıklarını birleştirmiştir. mısır uygarlığına son veren makedonya kralı büyük iskender'dir. mısır uygarlığı'nın kuruluşundan büyük iskender'in mısır'a gelene kadar geçen süreyi 31 sülaleye ayıran tarihçi monetho'dur. monetho, ilk mısır tarihçisidir. mısır uygarlığı norm adı verilen şehir devletlerine ayrılmışlardır. daha sonra ise merkezi krallık kurulmuştur. merkezi krallığın başına ''firavunlar'' geçmiştir. mısır'da krallar tanrının oğlu olarak kabul edilmiştir. yönetim memurlarla yapılmıştır. mısır uygarlığı'nda çok tanrılı dine inanış vardı. ölümden sonra yaşantının olduğuna inanmışlardır bu yüzden mumyalama işlemi yapmışlardır. tanrı krallar için piramitler , halk için ise labirentler yapılmıştır. nil nehri'nin taşma zamanlarını hesaplayabilmek için çalışmalar yapmışlardır bu çalışmalar güneş takviminin ortaya çıkmasını sağlamıştır. nil nehri sayesinde geometri ve matematik alanında da çalışmalar yapılmıştır. dört işlemi kullanmışlardır. pi sayısını bulmuşlardır. kadeş antlaşması'nı hitit devleti ile imzalamışlardır. kadeş antlaşması tarihteki ilk yazılı antlaşmadır. keops, kefren gibi önemli piramitler vardır. mısır mezopotamya'ya yakın olmasına rağmen istilaya uğramamıştır. mısır uygarlığı'nın istilaya uğramamasının sebebi ise deniz ve çöllerle etrafının çevrili olmasıdır. doğal bir engelin var olmasıdır. kendilerine özgü bir kültürleri vardır. mısır'ın kadın firavununa hatşepsut denmektedir. mısır uygarlığı'nda ünlü giza piramitleri vardır. giza piramitleri'nin isimleri şunlardır: keops, kefren ve mikerinos piramitleridir.

0

afrikanın kuzeydoğusunda yer alan mısır coğrafi konumu nedeniyle istila ve güç hareketlerinden fazla etkilenmemiştir.
mısırda başlangıçta nom adı verilen şehir devleti oluşumu varken kral menes döneminde siyasi birliktelik sağlanarak yünetimde firavun adı denilen tanrı-krallar dönemi başlamıştır. firavun tüm yetkileri elinde bulunduran kişidir. firavunların emirleri tanrı buyruğu kabul edilmiştir. bu durum yazılı hukukun gelişmesini engellemiştir.
çok tanrılı anlayışa sahip olan mısırda ölülerin bedenen dirileceğine inanılmıştır. bu nedenle ölen kişilerin vucudu mumyalanmıştır. mumyacılık insan bedeninin yakından tanınmasına (anatomi) ve tıp biliminin gelişmesinde etkili olmuştur. bedenin ilaçlanması ise eczacılık alanında gelişme göstermelerinde etkili olmuştur. mısırda firavunlar için piramitler halk için de labirent adı verilen mezarlar yapılmıştır. bu mezarlara her türlü yiyecek araç ve gereçler konulmuştur.
mısırda nil nehri uygarlığının oluşmasında etkili olmuştur. mısırlılar nil nehrinin taşma zamanını hesaplamak için bilinen ilk güneş esaslı takvimi oluşturmuşlardır. bugün kullanılan miladi takvimin temelini de atmışlardır. nil nehrinin taşıması sonucu bozulan yerlerin tespit edilmesi geometri, ürün miktarının belirlenmesi ise matemetiğin gelişmesinde etkili olmuştur.
kendilerinin oluşturduğu resim yazısı olan hiyeroglifi kullanmışlardır. yazı malzemesi olarak bitki liflerinden elde edilen papirüsü kullanmışlardır.
mısırlılar pi sayısını hesaplamışlar yılı 365 gün olarak bulmuşlar ve ilk kez dört işlemi kullanmışlar.

0

-tarihin en eski en gizemli uygarlıklarından biri
- bilinen kuruluş zamanı 6000 yıl öncesine aitti
- çok tanrılı bir dine mensuptu, bugün uluslararası güçler dediğimiz kişilerin de kullandığı amon ve ra bu tanrılardan yanlizca biri idi
- ilk yazı olmasa da hiyeroglif dediğimiz resimli yazı türünü bulmuşlardı.
- şehir devletleri ( nomlar) ve firavunlar dönemi dediğimiz 2 döneme sahiptir.
- firavunlar kendilerini tanrının oğlu olarak görürlerdi
- ölümden sonra yaşama inandıkları için değerli eşyalarını da lahit dediğimiz mezarlara koyarlardı
- hititler ile suriye'de giriştikleri savaş sonucu imzalanan kadeş antlaşması tarihteki ilk yazılı anlaşma niteliğini taşır
- etrafı çöller ile çevrili olduğundan ve o zamanlarda denizcilik gelişmediğinden çok fazla istila edilememişti