ilk olarak uygurlar minyatür sanatı ile uğraşmışlardır.
türk devletlerinde minyatür sanatçının ilk örneklerini 744 ile 840 yılları arasında yaşayan ve yerleşik hayata geçen ilk türk devleti olan uygurlar'da rastlanmakta.uygurların yerleşik hayata geçmesi ve minyatür sanatına iyi gelirdi aslında maniheizm ve budizm inançtan etkisiyle savaş özelliklerini kaybetmelerine bağlı bir etkidir.böylelikle uygurlar tarımla uğraşıp yerleşik hayata geçip ibadethaneler ve sanat eserleri inşa edip ve yoğun sanatlar aktiviteler icra etmişlerdir.
yerleşim hayata geçen uygurlar minyatüre ilgi duymuşlardır
"minyatür" ün kelime anlamında ortaya çıkış öyküsü olarak, orta çağda kitapların [ el yazması ] baş harfleri kırmızı rengine boyanırmış. bu rengin oluşmasında kullanılan kurşun okside ise "minium" dendiği için sonrasında minyatür adını almıştır denmektedir. bir diğer anlatım da latincede kırmızı boyamak anlamına gelen "miniare" kelimesinden geldiği sonrasında fransızca ya "miniature" olarak geçtiği şeklindedir.
minyatür sanatı türklerde ilk olarak orta asyada uygur türklerinde [ 745-840 ] ortaya çikmiştir. bu dönemde eserler duvar, kumaş ve kağıtlara resmedilmiştir.
sonrasnda osmanlı döneminde bu sanatın adına minyatür değil, "tasvir" ya da "nakış" denmiştir. osmanlı döneminde minyatürler halka da hitap edecek şekilde olması bakımından günlük hayattaki durumlar -saray yaşantısı, sünnet düğünleri vs. olarak- yapılmışlardır.
son olarak minyatürün ilk ortaya çıkışı ile ilgili doğu kültüründen batıya geçtiği görüşü hakimdir demek istiyorum.