venezuela bir dönemin en zengin güney amerikalı ülkesiydi. demokrasi anlayışı ile tüm dünyaya örnek oluyorlardı. özellikle hugo chavez yönetiminde venezuela adeta en tepeye çıkmayı başarmıştı resmen altın çağını yaşıyordu ülke.özellikle de petrol üretiminde en iyi konumdaydılar. tabii bir de petrol varsa orada hemen biten de bir ülke oluyor, amerika birleşik devletleri. chavez hiçbir zaman dışa bağımlı kalmamıştı. yaşanan ekonomik kriz döneminde artan petrol fiyatlarından dolayı venezuela çok büyük kazançlar elde etmişti. chavez yönetim de yer aldığı süre içerisinde her zaman fakir kısma çok yardım etmiş bir liderdi.yatırımlarının yarısını bu kesime yönelik yapıyordu. bu yüzden de venezuela da inanılmaz bir gözle bakılıyordu ona. bizim için atatürk ne ise onlar için de chavez oydu. sevgi boyutunu anlamanız için söylüyorum kıyaslama için değil bu arada. fakat chavez 2013 yılında kanserden dolayı vefat etmişti. onun yerine de maduro gelmişti. maduro chavezin adeta sağ kolu gibiydi. chavez sonrası onun gelmesine kesin gözüne bakılıyordu. öylede olmuştu.chavez vefat ettikten sonra yerine maduro geçmişti. fakat maduro göreve geldikten sonra bir takım aksilikler ile karşılaşmıştı ve bunları felaket derece kötü yönetmişti. 2013 yılında ki ekonomik kriz sonrası maduro, neredeyse yarıdan fazla düşen petrol fiyatları sonrası ne yapacağını şaşırmıştı. maduro bu krizi iyi yönetemediği için istenmeyen adam haline gelmişti. halk açlık çekmeye başlamıştı. 2015 de yapılan seçimlerde tekrar seçilmişti fakat seçime hile karıştığı herkesçe biliniyordu. %0,37 lik fark ile yeniden seçilen maduro ipleri iyice eline almaya başlamıştı. maduro bu seçimi kazandıktan sonra halkın gözünde iyice değer kaybetmeye devam ediyordu. venezuela öylesine kötü bir hal almıştı ki insanlar markete gidip alışveriş yapacak para bulamıyordu. ülke nüfusunun 4de3'ü onun artık gitmesini istiyordu. sürekli tepkilerini gösteriyordu ona. maduro meclisin de yarısından fazlası tarafından istenmiyordu fakat chavez döneminde çıkan bir yasadan faydalanmıştı. chavez döneminde devlet başkanı adeta bir kral gibiydi. tabii chavez olunca bu sorun değildi fakat maduro olunca bu büyük bir tehlike oluşturuyordu. maduro kimse tarafından istenmeyen bir lider venezuelada. kendisini dış güçlerin indirmek istediği yalanlarını söylüyor olsa da durumun bununla alakası yok. hiçbir dış güç senin ülkenin 4de3'ünü kontrolü altına alamaz. maduro asla gerçek bir lider değildir. zaten şuanda faal olarak onu kimse lider olarak da görmüyor. mecliste hiçbir yetkisi yok kendisinin. juan guaido şuan muhalif lider olarak ülkenin saydığı liderdir. yakın zamanda bu olayın bir netliğe kavuşacağını ve venezuela da artık maduro döneminin sona ereceğini düşünüyorum. tamamen yalnız kalan birisi, arkasında hiçbir güç olmayan, halk desteği olmayan bir liderin hala en başta durduğu tek bir ülke var, bunun dışında hiçbir ülkede bu böyle olmayacaktır.
demokrasi olan bir ülkede sandıktan fazla oy alarak seçilen her lider o ğlke için gerçek liderdir