hz. mevlana, aslen iran'lı olup konya'ya gelip yerleşen alim insanlardan biridir. mevlana, 13. yüz yılda yaşamış fars sünni olan, aynı zamanda şair, alim, ilahiyatçı ve mutasavvıf biridir. 1273 senesinde yine konya ilimizde vefat etmiştir.
yunus emre, anadolu'da türçe şiirlerin babası dersek abartmış olmayız. aynı zamanda kendisi halk şairi, ozan ve tasavvuf ehlindendir.yunus emre 13. yüzyılın sonlarına doğru yaşadığı bilinmektedir. aslen eskişehirli'dir. türkçeyi çok güzel kullanan ve öz türkçe'nin öncüsü olan bir insandır.
şadi şirazi ise, ayen mevlana gibi fars şair ve alim olan bir insandır. iran ülkesinde bulunan şiraz bölgesinde doğmuştur. daha sonraki yıllarda ırak, bağdat'a giderek nizamiye medreselerinde öğrenimi görerek orada eğitim hayatın tamamlamıştır. her üç kişinin aşka kanat açma deyiminden şu anlaşılmaktadır. insanın ilahi bir aşk duyup kendi benliğinden sıyrılıp yanması olaydır. adeta yanıp kül olmak anlamı vardır. aşkın boyutlarını tasavvur edemeyecek kadar bir boyuta gelmiş bir durumdur.
aşka uçma kanatların yanar. sadi şirazi
aşka uçmadıktan sonra kanatlar neye yarar? mevlana
aşka vardıktan sonra kanadı kim arar? yunus emre
aşkına açamadığı kapı, kanatlanıp uçamadığı yer mi var? bu da demet akalın'dan gelsin yazmadan edemedim :)
aşk bir ateştir, kelebek misali ateşe girmek aşk ateşinde yanım kül olmak gerekir