betimleme tasvir etmek sözcüklerle resim çizmek demektir yani bir cümlede beş duyu organımıza hitap edecek bir şekilde anlatım var ise bu betimleyici anlatımdır. görme işitme duyma tatma ve dokunma duyularımız ile eşyaların insanların cisimlerin niteliklerini okuyarak hissederek anlamamızdır betimleyici anlatım. genellikle roman hikaye tiyatro anılar gezi yazıları mektuplar gibi hissiyat verebilecek eserlerde kullanılır bilimsel bir makalede betimleyici anlatım göremeyiz çünkü betimleyici anlatım özneldir benim karşındaki kişinin fiziki özelliklerini anlatma fiziki anlatımdır görselliğe dayanır eğer ben bir kişinin içsel ruhiyatını anlatıyorsam bu içsel anlatımdır hislerle alakalıdır. betimleme, ilk kez romantik sanatçılarda ortaya çıkmıştır. çünkü dünya edebiyatında ilk kez onlar gerçek yaşamı, kişileri ve varlıkları ele alma gereği duymuşlardır. gerçekleri, göz önüne getirebilmek için farklılıkları, ayırt edici özelliklerin belirtilmesini esas aldılar. bu da betimleme türünü doğurdu.romantik betimlemeler, daha çok duygulara dayanır. olaylar ile bağlantısı yoktur. pembe panjurlu ev bir betimleme örneği dir veya kırmızı başlıklı kız görsel olarak fiziki olarak bir betimleme dir pastası ekşimsi idi bu da bir betimleme bir tat olarak örnek verir adamın sırtına dokunduğumda yara izlerinin nedenini hissetmiştir bu da bir betimleme dir dokunma duygusuyla hissiyat verir bu şekilde beş duyu organımıza hitap edebilen cümleler bizim gözümüzde canlandırdığımız olaylar olduğu için betimleme örnekleri dir.
hayal ede bilme. konuşa bilme canlı veya cansız varlıkları kişileştırme . hayvanları bıtkıleri de.