kişilerin yaşamış olduğu algı süresi boyunca etkili olduğu kabul gören psikolojik kurama algıda seçicilik ismi verilmektedir.yani kişiler çevrelerinde bulunmuş olan uyarıcılardan veyahutta olaylardan bazılarına çok daha fazla dikkat kesilmektedir. bu dikkat kesilmenin altında yatan sebep ise daha önceleri yaşamış oldukları deneyimleri, görmüş oldukları rüyaları veya önyargıları yatmaktadır. örneğin insanların kalabalık bir trafikte, ileride almaya hayal ettikleri arabayı görmeleri ve sürekli olarak her trafiğe çıktıklarında bu model arabaya dikkat kesilmeleri ve her seferinde bu modele sahip olan bütün arabaları görmeleri algıda seçicilik ile alakalı bir durumdur. algıda seçicilik tek kişilerin ilgi alanları da çok önemli bir etkendir.bu durum yaşandığı zaman kişiler dışarıda olan uyarıcıların hepsini değil sadece bir kısmını ve kendileri için önemli ve dikkat çekici olanını algılarlar. beynimiz tüm dikkatini çevresindeki uyarıcılardan sadece birine yöneltir.
algıda seçicilik de iç etmenler kesinlikle dış etmenlerden çok daha önemli bir durumdur.yani kişilerin kendi içerisinde yaşamış oldukları duygu durumları ve önceki deneyimleri algıda seçicilikte öncelik olmuştur.ayrıca dışarıdaki algılanan nesneler sonrasında bazı fiziksel değişimlere uğramış olsa bile beynimiz buna her zaman aynı şekilde algılar.
eğer bir konu hakkında takıntılı olarak başarılı olmak istiyorsanız ve her seferinde olumsuz sonuçlarla karşılaştıysanız eğer beyniniz bu olayı gerçekleştirmek için yaptığınız her girişimde sizi olayın yine olumsuz sonuçlanacağı ile ilgili ikna etmeye çalışacaktır.bu durumda sürekli olarak tetikte olmanızı ve karamsar bir düşünce içerisine girmenize neden olabilir.
algıda seçicilik daha çok psikolojik bir kavramdır.biz insanlarda dış dünyada var olanların sadece bir kısmını algılayabiliyoruz.çünkü beynimize giren bilgilerin işlenip anlamlı bir hale gelmesi için sınırlı bir seviyeye sahiptir.örnek olarak;sevmediğiniz bir dersi çalışıyorsunuz diyelim ve kafanızda sürekli ben bu dersi sevmiyorum,sınavından da geçemeyeceğim dediğinizi varsayalım.işte bu noktada ne kadar çalışmış olursanız olun algıda seçicilik nedeni ile büyük olasılıkla bu dersi geçemeyeceksiniz.çünkü bu düşünce sizi olumsuz yönde etkileyecektir ve bu düşünceye ikna olmuş olacaksınız.bu durum bilinçli olarak gerçekleşmez
otomatik olarak olumsuz düşünce odaklanırsınız.
algıda seçicilik demek, çevremizdeki olaylardan gözümüze, beynimize en çok hitap edeni seçmemiz demektir. yani bizim hayatımızda neyin rolü en yüksekse bize gösterilen şey de o yönü daha çok seçeriz. mesela sürekli kafaya para konusunu takan bir insan düşünelim, bu insan sürekli parayla ilgili düşünceleri girdiği için sürekli borçlarını ödemek zorunda olduğunu düşündüğü için, bir süre sonra baktığı birçok yerde para ilk önce dikkatini çekecektir. mesela önüne elma, para, altın, şemsiye fotoğrafları olduğunu düşünün, burada ilk dikkatini çeken para ve altın olacaktır. bunun gibi bizim hayatımız da mevcut olup, en çok aklımıza takılan sorunlar ve konular bizim algıda seçtiğimiz şeylerdir. mesela benim lisede aşık olduğum bir çocuk vardı, adı ümitti ben o dönem sürekli ümit sayın dinliyordum, ümit ile ilgili şiirler yazıyordum, ümit'in soy adının geçtiği kocaman bir tır görmüştüm ve o sıra bakakalmıştım. çünkü benim algım o zaman heryerde ümitti her yerde onunla ilgili şeyler arıyordum. her yerde onunla ilgili şeyler görmeye çalışıyordum. öyle olmasa bile ona benzetmeye çalışıyordum. bir şeyleri algıda seçicilik hayatımızın içinde bulunan en belirgin en baskın düşüncemizde, hissettiğimiz bir şeyin dış dünyada bizim seçiciliğimize uğraması demektir. hatta algıda seçicilik olayı ile ilgili benim en çok örnek verdiğim şey ümit örneğidir bu bile algıda seçiciliktir, çünkü algıda seçicilik ümit ile bağlanmıştır benim için.