burdayız... ben topraklı evi şu an dört gözle arıyorum çünkü hepimiz bir aradaydık. sonra tek tek herkes kendi hayatını seçti o topraklı ev yıkılmaya yüz tuttu resmen. bazen eskinin kıymetini şimdi yaşanan olaylardaki samimiyetsizlikten dolayı anlıyorum.
ah nerede o eski günler sopa geliyor toprak evde büyüyenler cefasını çekenler akıncı altın ateş damın üstüne çıkıp da taşlıova derler bizim orada ben boğuluyorum var sen bana tıp dalı olasın su akınca huylanırsa hoşuna gider hele bir de evde küçük olursa daha bir farklı olur çünkü yağmur yağdı çok hoşuna gider gecenin bir yarısı anan baban da mı başında gezer yağmur yağar ya farklı bir şeydir ama hele bir de yazın hele bir de yazılmış yazın daha farklıdır ben bu da herkes damlalar yıldızları seyredersin bu ya öyle uykuya dalarsa öyle bir şey ki o adamla yatmak o topraklı damla yapmak öyle bir şey ki insana zevk veriyor sabahına yazmıyorsun gecenin yıldızları mı seyrediyorsun bir ben toprakları de bildiğim vefalı has her şeyi hasret kalarak ama şimdi hasret kaldım bin liraya teşkil olsada yapsak ki ama yine de gidiyorum köyde evimiz var bir tarafta toprak evimiz var bir tarafta ve toplam pirketten yapacak bir şeyimiz var gidiyoruz yazınız yazın millet 40 tane yeter değil mi ama biz yazın hala yolda mı lütfen çünkü o kadar soğuk ki sabaha karşı üşüyorsun bunu biliyor musun sabahın ayazını yiyorsunuz düşüyorsun ben yatağın içinden çıkmaya canın istemiyor 8.00 9.00 gibi uyanıyorsun güzel bir kahvaltı yapıyoruz sıcak su dolu taziye unuttum balım kaymağım tereyağı aklına ne geliyorsa ya her şeyi de çok güzel cefası da güzel sefası da güzel toprak evin her şey diyeceğim ama biz insanlara değer kıymet bilmez varsa yoksa şehir diyoruz betonlaşma diyoruz kaçıp geliyoruz şehre kış olunca şehirde yaz olunca köyde zaman geçiriyoruz ama bir köyün güzelini bilsek inan ki şu saatte burada çalışmazdım arıyorum köyü ama benim için farklı biter herkese söyle farklı bir köy
cefali bir cocuklugum olmadi cok sukur ama yine de buradayim.:)