kolaycıyız. okumak yerine izlemeyi tercih ediyoruz. bu en önemli etken ama asıl etken değil bence. insanlarımız kadar çok geçim derdine dünya telaşınadüşmüş ki okumaya fırsat yaratmıyorlar. ebeveynlere burada çok iş düşüyor. kendileri örnek olmalı ki gelecek nesil okuyan nesil olsun. çocuklar söylediklerimizden ziyade yaptıklarımız ile ilgililer.
bu gerçekten tartışılması gereken bir konu. ben burada en çok ebeveynlere iş düştüğüne inananlardanım çocuklara kitap sevgisini aşılamalılar. her aileden böyle bir şey beklenemez tabi o zaman da bu iş öğretmenlere düşmeli çocuklar okumalı. okuyan insandan korkuyorlar çünkü. okuma oranı ne kadar artarsa hayal gücü o kadar artar herşeyin başı hayal etmektir benim için, ne kadar hayal edersen o kadar çok şey yaparsın.
türkiye de kitap okuma oranı düşük çünkü internet,sosyal medya hesapları oldukça kitap okumaya olan merak gitgide azalmaya devam edecektir.kitap okumak internette takılmaktan daha sıkıcı ve onların deyimiyle gereksiz bi hal almaya başladığımdan kitap okuma oranı azalmakta.
türkiyede kitap okuma oranının az olması insanlardan,teknolojiden ve insan bilincinden kaynaklanmaktadır.insan ne kadar bilinçli olursa o kadar kitap okuma oranıda ortar sınavlardaki başarısıda artar ayrıca genel kültürü artar.kitap okuma alışkanlığı türkiyede az ewet bununda yine en önemli sebeplerinden biride insanların insanların kitap okumaya yönelik teşvikinin olmamasıdır.
kitap okumak durağan bir eylemdir.biz ise gün geçtikçe daha hareketli bir topluma doğru evrildiğimiz için kitap okumak bize göre sıkıcı bir iştir.gezmek,görmek bizim için daha cazip bir etkinliktir.
ülkemizde kitap okuma oranının yetersiz olmasının en büyük sebebi teknolojinn günden güne ilerlemesi ve insanımızın heşeyi en kolay yönden öğrenme arzusu. tabi hızlı öğrenme arszusu doğru bilginin önüne gemiştir ki bu kimsenin umrunda değildiir zaten kitap okuma oranı bu kadar düşük olan bir ülkede bu konu hakkında ne kdar yorum yapsak yersiz kalır. çünkü okumak yerine bakmayı tercih eden herşeyin kolayına kaçan bir topluma kitap okuamanın verdiği hazzı ve mutluluğu anlatamzsın. buraya yazmakta yersiz çünkü sadece kitap okuma oraı değil genel olarak okuma oranı çok düşük bu da demek olutyor ki buraya yazılanların çoğu yazıldığı ile kalıyor kim okuduğunu iddia edebilişr ki günlük hayatta bile krşılaştığımız hr olayı okumak yerine dinlemeyi tercih ediyoruz ülke olarak. en basitinden paragrf soruları bile okunmazken kitap okumayı nasıl aşılayabiliiriz ki. herşeyin kolayına kaçmak alışkanık haline gelmiş günümüzde örneğin bir kitap çıkıyor aynı zamanda o kitabın birde filmi olduğunu biliyorsunuz yani hepsi olmasa daçoğu eser sonradan filme veya diziye konu oluyor ki buda okua oranı düşük oln bir toplumda bu oranı daha da düşürüyor okumak yerine izlemek tercih ediliyor tabi aıl eserin çeyreği kadar eserin yerini tutmuyor bu dönüşümler. ha bu rada film ,izleniyor film eleştirmeni değilim filmlerde izlensin ama önce kitap okunsun. okunsun ki okurken o yarattığımız kahramanlar filmdeki kahramanlar ile uyuyşur mu uyuşmaz mı bunu biz kendi gözlerimiz ile görelim.şayet ben ikisne de ayrı önem veriyorum ğlkemizde sanatın gelişmesii adına yapılan filmer de izliyorum sanat ve tolum açısından kazandırılmış roman hikaye vb. de okuyorum ikisininde ayrı bir keyif verdiğni iddia ederm. izleyin öğrenin ama bunları kolay yoldan yapabiliyoruz diye okumayı saf dışı etmeyi. kimseye öğüt vermek haddimie değl fakat biz bize eserlerimize sahip çıkmadığımız sürece ülke olarak geriye gidiyoruz. ve bu durum daben,m cbnımı sıkıyor. yazım yanlışları dil sürşmesi olmuşsa özür dilerim ki klavye konusunda biraz eksk kalıyorum yazmaktan çok okumaya özen gösterdiğimden ötürü. ki zaten bu uygulama sayesinde klavyenin başına geçtim umarım bu panel bize yararlı olur. sağlıcakla kalın..
günümüzde insanların para kazanma telaşı çok fazla eskiden otobüste minibüste serviste kitap okurdu şimdi bu cep telefonuları çıktı herkes onlarla oynuyo kitaba fırsat kalmiyo ki
çünkü türkler tembel insanlar yapmak okumak isteyenler gayet güzel okuyorlar öğrenmek isteyenler gayet güzel öğreniyorlar zaten geri kalanı cahil fazla çalışmak sadece bir bahanedir başka birşey değil
çünkü bizler sürekli çalışan insanlarız.anadolu ya gidin oralarda çalışan insanlara bakın kimsenin hakkını yememek alın teri ile kazanmak için gece gündüz çalışırlar ne kitap okumaya ne de televizyon seyretmeye bile vakitleri olmaz.bundan dolayı ne okuyabilirler ne de alışkanlık haline getirebilirler
bence bu boş bir uydurma dır. ben genellikle kütüphaneye gittim ve kütüphaneler hep dolu oluyor. herkes kitap okuyor ders çalışıyor sınavlara hazırlanıyor. sadece eski insanlar yani 40 yaşını geçmiş insanlar kitap okumuyor. bu yüzden de oranlar oldukça düşük şu an 3 öğrenciden biri kitap okuyor ders çalışıyor artık, çünkü herkes artık hayatın farkına varmış herkes derslerine düzenli olarak çalışıyor ve güzel bir üniversiteden güzel bir meslek edinmek istiyorlar ve bunun için çabalıyorlar. güzel mevlam güzel allah'ım inşallah benim ve tüm çalışanların çabalayanların hakkını boşa çıkarmaz amin inşallah.
türkiye de okuma oranı giderek düştüğünü tahmin ediyoeum.
çünkü gençleri teşfik edecek birşeyler yapmıyoruz.
hep telefon üzerinde özellikle gereksiz şeylerle ilgilenmeleri çok oluyor.
bunun artması için planlar yapmak lazım yeni projeler yada herkesin birlik olup destekli bi şekilde gelişebilecek bişey.
günde belirli bi sayfa okumak bile yeterli olur.
hem kelime haznemizi geliştirir hemde bilmediğimiz kelimeler için bi yorum yapma açısından yeterli olacağını düşünüyorum.
herkes belirli bi dakika da olsa okıması gerek bence.
özellikle çocukların olduğu bölümler de okullar da ders olarak verilmesi lazım 1 saatimizi ayırmamızdan hiç bi zarar gelmez.
ama faydası gerçekten çok olacağını ilerleyen zamanlarda görebiliriz.
bu oranın düşük olmasının sebebi malesef ki millet olarak çok usengec ve kolaycı bir kişiliğe sahip olmamızdır. uzun kitapları okumak yerine internet ozettlerini bularak onları okumaya alistirilmisiz. yada kitap çıktığında konusu çok ozendirilerek anlatilirsa biliriz ki nasıl olsa filmi çıkar, okumak yerine filmini izlerim mantığı hakim hale gelmiştir. ülkede aile başına düşen gelirin de düşük olması ayrı etkendir. kitapa para vermek istenmez ve kitap okumak için ayrılan zamanın boşa olduğu bunun yerine bir ışte çalışarak ek gelir elde edilmesi düşüncesi yine daha baskın gelmektedir.
kitap okumak 7-8 yaşlarında başlaması lazım alışması lazım çünkü daha sonra okuyunca insanlara saçma gibi gelir. niye kitap okuyorum diye. kitap okumak insanların anlama ve kültür bakımından çok büyük etkileri vardır. insanlar kitap okumayı ailelerinden öğrenmeleri lazım ilk başta. insanlar okuyup gelişir yeni şeyler öğrenir öğrenmek istemeyen insan cahil ve geri kafalı insanlardır. okulu bitirmeyen insanlar diğer çevresindeki insanları da kendileri gibi olamalarını isterler ve okumalarını istemezler. türkiye kitap okuma oranı çok düşüktür. kitap okuma oranı yükseltmek için küçük yaşlarda ailenin de gücü yettiği kadar yardım edip kitap okuma alışkanlığı aile ile birlikte alınması lazım.
teknoloji artık hayatımıza girdi gireli insalar da değişti doğal olarak.
çünkü artık herşey internet üzerinden yapılır hale geldi.
başta mesela günlük gazete alan biri şuanda hiç bi şekilde almaz oldu.
internet üzerinden açıyor haber sayfalarını ve bakıyor.
kitap okuma oranı yeterince ülkemizde düşük bir seviyedeyiz.
diğer ülkelere bakarak bunun için her insanın evde belli kurallar koyması lazım anca bu şekilde yükselmeye başlarız.
şimdi herkes sosyal medyaya döndü.
çünkü teknoloji ilerledikçe insanlar kitaplardan uzaklaşıyor büyüğünden küçüğüne bunun içinde bizde dahil herşeyi telefondan çözer olduk
çünkü türk milleti hep geride kalan bir millet oluyo. bizde kitap okumaymış der çalışmaymış öyle bir zihniyete sahip değiliz hep rahatlık isterizde ondan.
bunun birçok sebebi olabilir . öncelikle kesinlikle ön yargı ve geçmişten gelen birşey olarak bu kabul edilmelidir. hangimizin evinde akşamları kitap okunuyordu ki mesela. önyargıdan sonra kişisel zevk bilmrmekte bunun güzel bir nedeni olabilir. kitabın dış tasarımının değil içindekinin bize hitap etmenisi bilmemiz gerekir. eğitim seviyemizin düşüklüğü ve öğretici değil de ezberleyici bir sistem okuma oranımızı oldukça düşürmektedir.
kitaplara aslında yaklaşımımız gerçekten çok yanlış , kitap okumayı denemiyoruz bile , beğenmediğimiz bir kitabı okuduğumuzda bütün kitapları yargılıyoruz , sevebileceğimiz kitapları denemiyoruz, kitap okumayı boş zaman olarak görüyoruz herşeyden önce onlarla arkadaş olmayı bilmek ve bize kattığı özelliklerin bilincine varmak gerekir .
kitap gereksiz bir nesneden ibaret olarak görülmektedir bazı avam çevrelerce . bazı zihniyetli insanlar kitabın boş yere harcanmış para olduğunu söylerler ancak bizim bilgi birikimimizi en güzel çoğaltan nesne kitaplardır. kitaplar bizim için çok güzel şeyler anlatabilir, bizim duygularımıza tercüman olma konusunda çok güzel işler yapabilirler . bir toplum gelişmişlik seviyesi o toplumun kitap okuma oranıyla doğru orantılı olarak ilerler . ne kadar kitap oluyorsa bir toplum o kadar ileri seviyede ve gelişmiş bir toplumdur . yani sizin anlayacağınız kitap her şeyiyle insanlara yol gösterir ancak ülkemizde bu yargıya varıpmamiştır matbaanın geç gelişinin de büyük bir etkisi olduğu gibi ülkemizde kitap okuma oranı yılda yedi insanda bir kitap gibi gülünç bir rakamdır bakın bir insan başına yedi kitap değil toplam on milyon kitap yani bir kitap başına yedi insan düşmetktedir .bu rakam güney kore'de bir insan başına yedi kitaptır ve türkiye cumhuriyeti'nin yaklaşık olarak kırk dokuz katıdır. kitap okumayı sevmeyen bir milletiz. ama cemil meriç üstadın da dediği gibi insanlar nankördü ben de kendimi kitaplarda buldum . bizler de aynen bu şekilde kitaplarla içli dışlı olmalı mümkün olduğunca bize fayda veren güzel kitapları okumalıyız. bir insanın gelişmişlik seviyesi okuduğu kitap sayısı ile doğru orantılıdır. çok okuyan her zaman daha çok bilir ben şahsen günde üç yüz sayfadan aşağı okumuyorum bu yüzden bana kitap da dayanmıyor kitapların fahiş fiyatlara satılması da bu konuda etkili olabiliyor mesela bir kitap yirmi otuz lira olunca alasım gelmiyor . ne kadar yanlış olsa da beş lira olan korsan kitaplara yöneliyorum bu vahim bir durum
eğitim seviyesinin düşük olduğu bir ülkede olduğumuz için olabilir ve çocukluktan çevremizde görmediğimiz bir şey asla büyüyünce yapamayız alışkanlık olmuyor çünkü