en azından senin gibi argo kelimelerin arkasına sığınmıyorum. kendi agzina sahip cik.madem seviye kelimesinin anlamini bilmediğimi düşünüyorsun o halde bu seviyede olduğunu düşündüğün insanlarla yarışıyor ve zaman harciyorsun.demek ki o kadar da hafife alınacak biri değilim ki bu kadar hiddetlendin ve sırf karşındakini alt edebilmek için seviyeni aşağıya çekerek argo ve aşağılayıcı kelimeler kullanma yoluna başvurdun.kendin çaldin kendin oynadın. kendin uydurdun kendin inandın.ve şimdi de sırf fikrini söyleyen insanları şakşakçı diye aşağıladın .madem insanların fikrini söylemesini kaldıramıyorsan neden sahadasın . neden sorular soruyorsun o halde?
crazy siz seviye kelimesinin anlamını bile bilmezken nereye inip nereye çıkacaksınız.boş bir çaba olur bu.hayat lay lay lom değil sizin zannettiğiniz gibi.birileri yıkar birileri yapar.sizin tarafınız belli.şakşakçılarınıza ve size iyi uyumalar.bla bla bla.
senin seviyene inmeyegim sen sadece argo kelimelerle yada birilerini asagilamakla kendini çok üstün görüyorsun sanırım. hayatında başarılar diliyorum.herkese bol keseden argo kelimeler yazman dileğiyle. zira eleştiriden anlamayan birisin unutma öfkeyle kalkan zararla oturur sen kendi bildiğini yap aynen böyle devam.
şimdi ben bu mecazen söylenmistir diye bir girizgâh yapabilirim lakin yapmayacam.ne çok üstün başarılı varmış yahu o zaman biz neden böyleyiz.her halde boş zamanlarınızda ayyy meyven çıkmış diyerek altın gününde falan birbirinizi avutuyorsunuzdur.peh umrum değilsin sugerella.
meyve veren ağaçlar taşlanmazsa kuru ağacı mi taşlayacaklar ? her zaman başarılı insanların önüne engel konur başarıları kıskanılır bu böyle bilinir. düşündüğünüzde kuru ağacı taşlamazlari için bir neden yoktur. zaten gorsenizde bu deli ne yapıyor dersiniz.
bu bir züğürt avuntusudur sadece.ataların hep doğruyu söylediğini kim söylemiş.kızını dövmeyen dizini döver demişler.bu doğru mu şimdi?kızı kendi haline bırakırsan ya davulcuya ya zurnacıya demişler.bu doğru mu peki.sen kendi eşini seçemiyor musun?mahalle avuntusu bu.eleştirilince meyve verdiğini sanan kurumuş saksı çiçeği sanrısı.çokta şey etmemek gerek...
meyve veren ağaç taşlanır. bu yılların bir atasözüdür ve gerçek hayatta da yeri vardır. herkes birbirinin yoluna setler örer.
meyve veren ağaç taşlanmasaydı gerçekten iyi şeyler yapmaya çalışan insanların yoluna taş koymazlardı.atasözlerimizin hiç biri gereksiz yere söylenmemiştir. sen atasözümün burda resmen yanlış olduğunu ifade ediyorsun.meyve veren ağacın taşlandığını herkes bilir. bu boyledir.