nasrettin hoca bir gün camdan dışarıyı izliyormuş ve o sırada da yağmur yağıyormuş bir tane adam koşarak kaçıyormuş .nasrettin hoca adama dönerek ona şöyle seslenmiş neden kaçıyorsun be komşum? allah'ın rahmetinden kaçılır mı ?demiş. gel zaman git zaman tam tersi bir durum ortaya çıkmış ve nasrettin hoca yağmurdan kaçıyormuş. aynı sözleri adam nasrettin hoca'ya söyleyince nasrettin hoca da demiş ki allah'ın rahmetinden kaçmıyorum yağmur damlalarını ezmemek için kaçıyorum demiş .
nasrettin hoca bir gün yoğurt ve elinde bir kaşık alarak bir gölün yanına gitmiş daha sonra göle yoğurt atıp karıştırmaya başlamış bunu gören birisi nasrettin hoca ya ne yaptığını sormuş. nasrettin hoca da göle maya atıyorum demiş. adam demiş ki hoca sen delirdin mi hiç göle maya atılır? mı demiş .nasrettin hoca bunun üzerine şöyle cevap vermiş ,ya tutarsa.
zamanın birinde nasrettin hoca'nın komşusu hoca'dan kazanın istemiş .hoca kazanı komşusuna vermiş daha sonra komşusu kazanı getirirken içine bir tane tencere koymuş ve hocaya vermiş .hoca kazanın içindeki tencereyi sorunca adam demiş ki hocam kazanın doğurdu demiş. daha sonra bir gün komşusu tekrar kazanı istemiş ve tekrar geri getirmemiş. nasrettin hoca kazanı istediği zaman komşu demiş ki hocam kazan öldü .hoca bunun üzerine der ki kazan nasıl ölür der. adam da demiş ki abe hoca kazanın doğurduğuna inanıyorsun da öldüğüne neden inanmıyorsun demiş.
nasrettin hocayı bir yere yemeğe davet etmişler ve nasrettin hoca'nın elbisesi eski olduğu için nasrettin hoca'ya pek itibar gösteren olmamış .daha sonra bakmış nasrettin hoca elbisesine izzet ikram ediliyor bir gün yeni giysilerini giyerek tekrar aynı yemeğe davete gelmiş. bakmış bu sefer izzeti ikramda bulunuyorlar nasrettin hoca elbisesinin bir parçasını yemeye sokarak ye kürküm ye demiş.