boş kaldığım her anı kitap okuyarak değerlendiriyorum. bulaşık yıkarken, saç kuruturken, toz alırken (temizlik kovasının yanına koyuyorum), diş fırçalarken, metroda, otobüste, yol boşsa yürürken, evde bisiklet sürerken, minder egzersizleri yaparken set aralarında, saunada, jakuzide, çorba ve puding gibi şeyleri pişirirken, elimde bir şeyleri doğrarken yani bulduğum her boş vakitte kitap okuyorum. sabit oturarak kitap okuduğum nadirdir genelde bir işle uğraşırken okumayı seviyorum. özellikle bir işi sevmiyorsam kitap okurken daha çabuk zaman geçtiği için kitap okuyarak sevmediğim işi yapıyorum ve zamanın nasıl geçtiğini anlamamış oluyorum. son olarak da yatmadan önce mutlaka birkaç sayfa kitap okuyorum.
önceden boş kaldıkça okuyordum ama son zamanlarda ara verdim okumaya. psikolojim pek iyi degil maddiyat yüzünden. o yüzden okusam bile hiç bir şey anlamam zaten.
her gün bir kaç sayfa da olsa kitap okumaya çalışıyorum. türkiye olarak kitap okuma sıklığımız çok düşük durumdadır. kitap okuma yaşam kalitesini arttıran bir olgudur. her birey bunu tatmalı yaşamalıdır.