stockholm de yaşanan bir banka soygunuyla böyle bir durumun varlığından söz edilerek adlandırılmıştır. kişinin kendi celladına duygusal bağlılığı durumu. böyle bir şeye sendrom denmesi için genel olarak bütün insanlarda yaşanabilme ihtimalinin çok yüksek olması gerekir. bu bu olaya özel bir durum olmuşsa da böyle bir durumun olabilirliği vaki olduğu söylenebilir. örnek önümüzde türkiye bu sendroma tutulmuştur diyorum.
stockholm sendromu,rehine ile rehin alan kişi arasındaki sempati oluşumudur. bu sempati ve empati oluşması doğrultusunda psikolojik bir ruh durumu başlar ve rehine kötü koşulları benimser,savunur ve koşulları göremeyerek rehin alan kişinin yanında yer alır. rehine saldırganla birleşir,onunla beraber hareket etmeye başlar,aslında bu durum kurbanın kendi vermiş olduğu bir karar değil,şiddetin direkt olarak doğurmuş olduğu sonuçlardan birisidir. asıl kaynak 1973 yılın da stockholm da gerçekleşen bir banka soygunun da bir soyguncu 6 gün boyunca 4 banka görevlisini rehin tutmuştur.
banka soyguncusu ile rehine görevlilerden birisi duygusal olarak bağlanır. bu olay ülkede soyguncular bankadan para çalamadı, ama bazı insanların kalbini çaldı olarak yorumlanmıştır.
rehinelerin, kendilerini esir alanların duygularını anlama konusuna gelmeleri ve kendisini rehin alan kişilerle geçirdikleri sürenin sonunda yardımcı olmaya başlamaları, onlarla özdeşim kurmalarına denir.
bence bu hastalık şüphe hastalığıdır isminden dolayı , herşeye şüphe ile bakanlar stockholm hastası olabilir