0

ne güzel şey hatırlamak seni, ölüm, zafer haberleri içinden, hapiste ve yaşım kırk geçmiş iken.
ne güzel şey hatırlamak seni, bir mavi kumaşın üstünde unutulmuş olan elin ve saçlarında vakur yumuşaklığı canımın içi istanbul toprağının içimde ikinci bir insan gibidir seni sevmek saadeti
parmaklarının ucunda kalan kokusu sardunya yaprağının güneşli bir rahatlık ve etin daveti kıpkızıl çizgilerle bölünmüş sıcak koyu bir karanlık
ne güzel şey hatırlamak seni yazmak sana dair hapiste sırt üstü yatıp seni düşünmek filanca gün, falanca yerde söylediğin söz, kendisi değil, edasındaki dünya.
ne güzel şey hatırlamak seni sana tahtadan bir şeyler oymalıyım yine bir çekmece, bir yüzük, ve üç metre kadar ince ipek dokumalıyım. ve hemen fırlayarak yerimden penceremde demirlere yapışarak hürriyetin süt beyaz maviliğine sana yazdıklarımı bağıra bağıra okumalıyım.
ne güzle şey hatırlamak seni ölüm ve zafer haberleri içinden, hapiste ve yaşım kırkı geçmiş iken..

0

hoş geldin kadınım benim hoş geldin yorulmuşsundur ; nasıl etsem de yıkasam ayacıklarını ne gül suyum ne gümüş leğenim var, susamışsındır; buzlu şerbetim yok ki ikram edeyim acıkmışsındır ;
beyaz ketenli örtülü sofralar kuramam memleket gibi yoksuldur odam.
hoş geldin kadınım benim hoş geldin
ayağını bastın odama kırk yıllık beton, çayır çimen şimdi güldün, güller açıldı penceremin demirlerinde ağladın, avuçlarıma döküldü inciler gönlüm gibi zengin hürriyet gibi aydınlık oldu odam.
hoş geldin kadınım benim hoş geldin.

0

hangisini yazsam bilemedim ki hepsini birbirinden çok severim.

0

daha önce de soruldu, en sevdiğim şiiri tahir zühre meselesi