biliyorsunuz ütopya insanların hayallerinin ismidir. bir ara televizyonda da bu isimle bir program vardı hatırlıyorum.. benim ütopyam birey olmayı başaran insanlarla beraber yaşamak bu ülkede.. hukuk kurallarının herkese eşit işlediği, devletin herkese eşit mesafede yanaştığı, yandaşlık kavramının olmadığı bir ülkede yaşamak var..
ütopya terimi hayal dünyamızda kurmuş olduğumuz evrendir. kurallarını bizim koyduğumuz istediğimiz düzene ve yapıya sahip bir yerdir. hepimiz dönem dönem kendi ütopyamızda yaşamışızdır bence. benim ütopyamda sevdiğim insanlar var. kötülüğün olmadığı herkesin birbirine sevgi ile baktığı bir yer var. yaşam kalitesi herkes için yüksek seviyede. herkes eşit haklara sahip ve aynı zamanda özgür. saçma sapan kısıtlamalar yok. daima aşkın olduğu bir yer. sonsuz mutluluk. ütopya hayal ürünü değil mi zaten. benim bu saydıklarım da ancak hayallerde olur. benimkisi biraz pembe hayaller :)
ütopya; gerçekleşmesi imkansız düşünce ve bilimselliğe dayanmayan hayaller olarak tanımlanır. gelelim benim ütopyama :) ilk olarak dünya da aç kimse kalmasın istiyorum. kişi kendinden bilirmiş diye boşuna dememiş büyüklerimiz. ben açlığa asla dayanamıyorum ve özellikle afrika'da yaşayan insanları düşündükçe içim acıyor. amerika, avrupa gibi ülkeler obeziteye savaş açarken; afrikada ki insanlar açlıktan ölüyorlar. bu çok adaletsizce geliyor bana. daha sonra dünyada ki eşitsizliğe bir son verilsin istiyorum. her ülke kendi ürünlerini üretip kendileri tüketsinler. hiç bir ülke dışarıya bağımlı kalmasın, hiçbir ülkeye yaptırıp uygulayan başka bir ülke olmasın. herkes kendi ülkesinde mutlu ve huzurlu bir şekilde yaşasın istiyorum. huzurlu demişken suç oranlarını düşürmek için cezaların en yüksek dereceye çıkartılsın ve insanlar suç işlemekten çekinsinler. bakın ülkemize her gün kadın cinayetleri her gün taciz, tecavüz haberleri ile uyanıyoruz yeni güne. suç oranları düşünce diğer ülkelere, onlarında bizim ülkemize rahatlıkla gidip gelmelerini istiyorum. eğitim sisteminde çocuklara eşit değil adaletli davranılması yetenekleri ve ilgi alanlarına göre yetiştirilmelerini böylece topluma daha yararlı bireyler haline gelmelerini diliyorum. kitap okuma oranlarımız en yüksek seviyelere çıksın, yazarlar çoğalsın isteklere cevap vermek zor bil hal alsın. böylece dünyamız, ülkemiz daha yaşanılır hale gelir. tabii ki başta yazdığım benim ütopyam sözünü hatırlatarak bunların imkansız olduğunu da bir kez daha hatırlatıp saygılar sunuyorum. :)
ütopya gerçekte olmayan ancak hayal edilen, tasarlanan toplum demektir. benim ütopyam ise kadınların özgürce yaşadığı erkekler karşısında eğilip bükülmeden kalabildiği bir toplumdur. geceleri rahatça, korkusuzca sokakta gezebebildikleri bir toplum hayal ediyorum. çünkü bir toplum kadınına değer vermeyi öğrenmeye başlarsa her şeye değer vermeye başlar.