öğrenciyim 2 sene önce her hafta günde 2 3 halısaha yapıyoruz bide antalyada okuyoruz baya sarıyo halısaha maçları takımda öyle bi takımki oturmuş tam anlamıyla barça gibi oynuyoruz önümüze geleni yeniyoruz neyse çıktık sahaya rakip zorlu deli gibi oynuyoruz 20 dk kadar gol olmadı sonra neyse bi faul oldu dedim ben orta açayım girin içeri siz o sıra ayağımdaki ayakkabı 1 numara felan büyük topa vururken ayakkabının ucunu yere bi vurdum o sıra ayakta bi ağrı sızı felan sonra kenara geçtim oynuyamadım bide afrikalı bi çocuk vardı ayağını yere vur sertçe geçer dediler biraz zorladım ama vurdukça canım yanıyo neyse arkadaşlar sırtında felan eve götürdü ara sıra ben yan basa basa yürüdüm sardım o gece yattım buz takviyesi krem takviyesi sabah bi uyandım davul gibi üstüne hiç bi şekilde basamıyorum uyandırdım arkadaşı bide sınavımız var ilk önce terlikle felan okula gittik :) çıktım ardından hastaneye baktılar röntgen çektiler baş parmakta küçük bi çatlak alçıya alıncak dediler bütün ayağı kapladılar küçük bi çatlak için öyle bi anıydı
bir kere gecirdim hikayesini anlatıyorum iyi okuyun. benim çok yakın bi arkadasım var. oda bizim gibi bi asiretin üyesi. çocukla bi gün iddaya girdik. iddanın konusu o kız bana bakar mı bakmaz mı? ben bakar diyorum arkadas bakmaz diyo. tamam dedim deneyelim o zaman. kızı etkilemek için gidip bi çicek aldım verdim kıza dedim al bu cicekleri bu çiceklerin nesli bitene kadar sev beni. kız tabi bi etkilendi hemen boynuma sarıldı falan aha dedim iddayı ben kazandım. gercektende iddayı kazandım ve bu idda yüzünden kızla sevgili oldum. biz sürekli konusuyoruz,buluşuyoruz,geziyoruz falan arkadaslar arasında bi laf geldi bana her kes kızın babası,abileri mafya diyor. ben bu konudan korku duymadım tabi sonucta kocaman bi asireti olan koçların ogluyum,akrabasıyım kim ne yapabilir bana düşüncesindeyim. bi gün kızın abisinin bi adamı bizi görmüş gidip kızın abisine anlatmış. kız ağlayarak beni arıyor falan dedim ne oldu babamlar ögrendi sana geliyorlar. bende dedimki gelsinler daha kapıdan gecemeden bizimkiler halleder. kapattım telefonu rahat rahat gittim banyo yapıyıyorum. dısarda bi seyler oluyor belli sesler geliyor ama aldırmıyorum ben. ben banyodan cıktım bornoj var üştümde aşiretimizin başı dedemdir. dedem bagırdı hemen gel lan buraya diye. gittim yanına hemen buyur dedeciğim dedim. yanında bi adam var yüzü çok tanıdık ama nerden tanıdığımı bi türlü cıkaramıyorum. meyersem kızın babası benim dedemin çok yakın arkadaşıymış. dedem dediki sen hakkının kızı ile ne yaşıyorsun. bende yalan söylemedim çünkü sonu daha beter olur biliyorum. dede ben seviyorum onu oda beni seviyor sevgiliyiz biz dedim. arkadası hakkı dedeme bakıp güldü. o zamanlar 16 yasında falanım tabi. hakkı amca dedeme dediki hakkı senin hatrın var senin torunun yoksa biliyorsun bu işin sonunu dedi. dedemde biliyorum hakkı ama ne olursa olsun torunuma ailesi dısında kimse dokunamaz dokundurmam dedi. neyse adam gitti konustular anlastılar falan ben gt korkusu cekiyorum tabi. dedem ahmet amcamı cagırdı. amcama dediki al bunu gözel bi döv aklı basına gelsin. allahsız amcamda bir dövdü anlatamam dayak bitti. öldüm sandı bıraktı artık adam dinlene dinlene dövüyor kitapsız. sonra ben kolumun acısından duramadım. hastaneye gittim kolum kırılmış. tam 2 ay alçı ile gezdim. hayatımda tek sakatlanma hıkayem budur.
1 kere geçirdim. sağ kolum incilmişti 2 hafta alçıda kalmıştı.
hiç gecirmedim. umarım gecirmem de
küçükken bisikletten düştüm çok oldu. sürekli dizimden yaralanırdım.
sakatlık dediğiniz bu ameliyat ile betenler mi yoksa düsme yaralanma mı bir keregeçirdim
hayatımı olumsuz yönde etkileyecek sakatlıklar geçirmedim. ufak tefek olanların sayısı nedir bilmiyorum biraz sakarımdır