1912 yıllarında devasa bir gemi yapılmıştır. bu gemi ülkenin ve devrin trilyoner insanları tarafından seyahat yapmak için yapılmıştır. bu gemiyi tanrı bile batırmayacağını söyleyerek çok ileri gitmişlerdi. gerçekten gemi çok gösterişli ve devasa bir gemi idi. herkese geminin çok sağlam olduğunu ve kimsenini bu gemiye birşey yapamayacağını iddia etmektedir. kibirli, gözü dönmüş zenginlerin içine dolduğu gemi yani titanik gemisi 1912 yılında yol alır. gemi okyanusta ilerlemektedir. geminin içerisinde ise bir hayli eğlence yapılmakta ve dozu artmaktadır. çünkü içini dolduran insanların hiç bir korkusu yoktur gemiden yana. okyanusun ortasına gelindiğine buz dağına çarpan gemi yara alır. yara olan titanik kısa zamanda alabora ve batmaya yüz tutar. gemi bir buz parçası ile yerlebir olur. hiçkimsenin gemiye birşeş yapamayacağını söylemişti oysa bir buz parçası gemiyi suların derinine göndermeye yetmişti. geminin içinde bulunan ve o çok büyük konuşan insanlardan geriye kimse kalmamıştı. gemide bulunan insanlar ölmüştü. gemi derin sulara gömülmüştü. o okyanusun ortasında onlara yardım edecek kimse yoktu. allah'tan başka. aman onlar haşa tanrı bile bu gemiye birşey yapamaz büyük lafın karşılığını canlarıyla ödemişlerdi. bu olay tarihe acıklı bir olay olarak geçmiştir. titanik gemisi o tarihten sonra bir ders olarak kitaplara konu olmuştur.
titanic kaptanın allah bile batıramaz bu gemiyi demiştir bu yüzden gemi batmıştır. işin şakası tabi buzdağına çarpıp ortadan ikiye ayrılıp batmıştır.
titanic'in batmasinin nedeni;buz dagina carpmasidir.