1

önce bir noktayı açıklığa kavuşturmamız gerekiyor. burada söz konusu edilen 17. yüzyıldan itibaren merkantilistler ile başlayan fizyokratlar ile gelişen ve nihayet 18. yüzyıl aydınlanma felsefesi içinde adam smith"lerle belirgin hale gelen liberalist ekonomi teorileri veya marksist literatürün bunun üstüne getirdiği yorumlarda devam eden batı ekonomi düşüncesi ya da bilimi değildir. bizim üzerinde durduğumuz şey kurumsal ekonominin tarihsel gelişimidir. ne var ki insanlığın geçmişinin uzunca bir dönemi hakkında sağlıklı bir bilgiye sahip değiliz,önümüzde belli varsayımlar var. öncelikle antropologların temsil ettiği yaygın olan bir anlayışa göre insanlık ekonomik hayat bakımından genel olarak toplayıcılık, avcılık, tarımcılık, zanaatkarlık ve sanayi dönemleri içinden geçmektedir. bu aşamaların da kendi içerisinde belli evreleri olmuştur. mesela bunu göz önünde bulunduran sreinmetz'e göre 10 basamaklı bir süreç yaşanmış olabilir: önce toplayıcılık döneminde insanlar ekip dikmeden doğal olarak yetişen ürünleri toplayarak geçimini sağlamaya çalışmıştır. bu dönemde henüz avcılık yoktur. ikinci aşamada kara avcılığı başlamıştır. toplayıcılıkla birlikte yürüyen bu dönemde de karadakinden daha fazla teknik isteyen balık avcılığı yoktur. üçüncü aşamada balık avcılığı da devreye girer ve kayıkçılık- gemicilik gibi deniz işlerinin gelişmesinde önemli bir rol oynar. dördüncü aşamada ortalıkta rençberler gözükmeye başlar. yarı yerleşik haldeki bu ilk rençberler olarak nitelendirilebilecek bu insanların en önemli işi ağaç dikmek ,kesmek ve bazı evcil hayvanları yetiştirmektir. bu arkasından çoğu göçebe ve genelde meşguliyeti hayvancılık olan eğleşik topluluklar dönemi başlar. 6. aşama yüksek rençberlik dönemidir. bu dönemde bazı zanaatkarlar ve özellikle demircilik gelişmiştir. demirin kullanımı gerçek tarım dönemine girmeyi sağlamıştır. çünkü saban demiri, kazma ve benzeri toprağı işleme de kolaylık ve önemli bir enerji tasarrufu sağlamıştır. tabii her aşamada önceki dönemin belli özellikleri sürmektedir. 8. aşamada iş bölümü doğmuş toplumda belli kişiler belli işlerde sevilmeye başlamışlardır

0

ekonomik hayatın tarihsel gelişimi insanların ihtiyaçlarına karşılık olarak gelişmeye başlamıştır.ancak lidyalılar parayı icat etmesinden sonra herşeyin bir değeri olduğunu kişinin geliri ile alım gücü bir tutulmaya başlandı. gelirinden fazla alım gücü hiç olumlu karşılanmadı bunun gibi birçok şey var anlatsan uzar gider ...