ne yersen osun demişler, yani insan yediklerinden ibarettir daha doğrusu
bu sebeple, beslenme ile davranışlar arasında tabii ki büyük ilinti vardır. en azından aç kalıp beslenmeme durumunda, hareket kabiliyetiniz, yaşam fonksiyonlarına bağlı olarak yavaşlar, sevdikleriniz dahil. çevrenizle bağlarınız kopar. ve beslenme çeşitleri de bunun gibi insan biyolojisi ve psikolojisini çok etkiler. her besinin ayrı bir getirisi vardır bünyeye. meyveden zengin beslenmek, karbonhidrattan zengin beslenmek size enerji kazandırır, insan psikolojisini etkileyen gıdalar vardır. kimisi mesela içilen ılık süt melatonin ürettirerek vücuda sizi rahatlatır ve uyutur. enginar, ilaçlardan ve stresten yorgun karaciğeri temizler, vitamin çeşitleri başlı başına bir konudur, bildiğiniz gibi her vitaminin ayrı bir katkısı vardır vücuda.
ve alınan besinlerin dozu kararı da yine önemlidir tabii. akşam beli bir saatten sonra çok dolu karınla yatamazsınız, yatarsanız uyuyamadığınız gibi vücuda zarardır, işte davranışsal etki vs. çok uzun bir konudur.
insanlar alıkları besinler yüzünden davranış bozukluğu yasıyorlar aslında. mesela bi vitaminin için de mutluluk hormanlarını arttıran bir madde oldugu zaman; insanlar mutlu oluyorlar. fakat bazı besin ürünlerinin içinde duygusalık ormanlarını çoğaltan bir madde olduğu zaman insanlar duygusallık senduramanı yaşıyorlar. insanların aldıkları besinler oldukca önem gösteriyor. tabi bu benim kendi düşüncem.!
insanlar hareketsiz bir yaşam şekline sahiplerse yedikleri yemeklerin türleri daha hamur işidir. makarna, ekmek ve tatlı türlerini çok fazla tüketirler. hareketsiz insanlar sürekli olarak bir şeyler atıştırma ihitacı duyarlar. hareketli, spor yapan insanlar daha sağlıklı yaşamayı tercih ediyorlar. daha hafif yemekleri ve lifli yemekleri tercih ediyorlar. yani insanın yaşama biçimi yemek türlerini etkiliyor.
mesala çikolata insanın mutluluk hormonlarını çalıştırıyor