edimsel koşullanma davranışın sonucunun davranışın görülme sıklığına olan etkisidir. eğer davranışın sonucu organizmaya olumlu bir şekilde döndüyse organizma o davranışı tekrarlama eğiliminde bulunur. ama davranışın sonucu organizmaya olumsuz bir şekilde döndü ise organizma o davranışı tekrarlama eğiliminde bulunmayacaktır. yani mesela köpeği bir odaya hapsediyorlar. ve köpek acıktığında odada aramaya başlıyor. odanın içerisine ararken orada bir çöp kutusu görüyor ve yanlışlıkla çöp kutusuna basıyor. ve çöp kutusuna bastığı anda mekanizmalı bir şekilde köpeğin önüne yemek geliyor. köpek çöp kutusuna basma davranışının sonucunda yemek aldığı için yani organizmanın davranışının organizmaya olumlu bir şekilde geri döndüğü için köpek her acıktığında çöp kutusuna basacaktır. ama eğer ki çöp kutusuna bastığında yemek gelmesi yerine elektrik çarpsa idi davranışın sonucu organizmaya olumsuz bir şekilde geri döndüğü için o davranışın görülme sıklığı azalacak hatta neredeyse hiç olmayacaktı. yani bu örneğimizde baktığımızda edimsel koşullanma davranışın sonucunun davranışın görülme sıklığına olan etkisine edimsel koşullanma denir.
benim fikrimce edimsel kosunlama kişinin daha önce yaşadığı ve deneyimlediği bazı durumlarda, ortaya pozitif veya negatif etkili sonuçlar çıkar. bu olumlu ya da olumsuz öğrenilmişlikler, geçmiş zamandaki hatıralarımızdan ve deneyimlemiş olduğumuz olaylardan kaynaklanır. bu iyi veya kötü sonuçlar ise, kişinin ilerideki davranışlarında büyük ölçüde etkili olur. pozitif veya negatif sonuçların, bir kişinin davranışlarında yol açtığı değişikliklere “edimsel koşullanma” denir. eğer birey daha önce bir davranışta bulunmuş ve bu davranışın sonucunda olumlu bir şekilde sonuç aldıysa, tekrar aynı davranışta bulunmaya yönelir. aynı şekilde, eğer birey daha önce bir davranışta bulunmuş ve bu davranışın sonucunda olumsuz bir tepki aldıysa, bir daha benzer bir davranışta bulunmaz.
skinner; edimsel koşullanma’nın babasıdır. kendi adını verdiği skinner kutusu ile tanınır. bu kutu basit bir düzenek ile kurulmuştur. manivela olarak adlandırılan kısım, her basışta yiyecek veya su gelen bir kısımdır. yapılan deneyde, bir fare, bu kutuya konur. farenin manivelaya her basışında, yiyecek veya su verilir. bir süre sonra daha fazla yiyecek ve su almak için, içgüdüsel olarak, farenin manivelaya basışında artış gözlemlenir. burada oluşan durum, farenin yaptığı bir davranış sonucunda olumlu ve hoş bir karşılık almasıdır. farenin manivelaya basma hareketi, yiyecekle pekiştirilmiştir. hatta deneyin ilerleyen safhalarında, fareye ayırt etme davranışı öğretilir. kutu, içinde bir ışık yanarken fare manivelaya basarsa yemek verilir, fakat ışık söndüğünde fare manivelaya yönelirse yiyecek verilmez. gözlemciler, bir süre sonra, farenin bu durumu kavradığını, ışık açıkken defalarca üst üste manivelaya bastığını fakat ışık söndüğünde yiyecek verilmeyeceğini deneyimlediği ve bildiği için manivelaya hiç basmadığını gördüler. yani, fare, ışığı bir uyarıcı olarak kavramış ve ışığın yanmasına veya sönmesine göre davranışını belirlemiştir.
bende bilmiyordum simdi interetden bakb yazddm okuyub malumat ala bilirisn