toplumumuzda ekonomi,genel kültürel özelliklerimizi taşıya gelmiştir.buna göre kültürümüzde var olan ve itibar belirleyen ne zenginliktir ve ne de batı'daki gibi güçtür.asıl olan servetin ,zenginliklerin halka dağıtılması,paylaşılmasıdır.zenginliğin ve servetin belli ellerde toplanmasını engelleyen faktör de bu olmuştur.ülüş,potlaç,şölen gibi eski töresel paylaşım yolları,islamın zekat,fıtır,sadaka gibi emirleriyle pekiştirilerek sürdürülmüştür.yine bu çerçevede batı türklerinde vakıf önemli bir yardımlaşma organizasyonu görevi yapmış,selçuklu ve osmanlı bunun en güzel örneklerini vermiştir.gökalp'e göre türkler dayanışmacı ve yardımsever olmalarına rağmen,hiçbir zaman bencil kapitalis ve ortakçı eğilimlere itibar etmemişlerdir.özel mülkiyete hep saygılı olunmuş,göçebe hayatında bile mülkiyet ön planda olmuştur.bazı bölgeler çok eskiden beri göçebe türklerin arazileri mülk edindiklerini gösteriyor.selçuklu ve osmanlı dönemlerinde toplumumuzun ekonomik hayatı hemen tüm dünyada olduğu gibi tarıma dayanıyordu.ama çağına göre fevkalade ileri seviyede bir sosyal yapı gerçekleştirmişlerdi.genel bir kanaate göre ekonomi,türk toplumunda özellikle cumhuriyetten beri başat bir kurumdur.çünkü diğer tüm alanlardaki sosyal rol ve statüler ekonomi tarafından belirlenmektedir.
toplumlar ekonomik varlıklarını kendileri belirleyip onlara yön veren kişilerden oluşur. özellikle insanların bu yönde yaptıkları çalışmalar ile kendilerini fakir ya da zengin durumuna düşürmeleri yine aynı şekilde kendi ellerinde olan bir durumdur. türkiye'nin ekonomik olarak güçlü olduğu dönemlerde dış saldırılara maruz kalarak önünün kesilmeye çalışıldı bu dönemde toplumumuz her zaman devleti'nin yanında olarak ekonomik anlamda da desteklerini sürdürmüştür. bir zaman ekonomi bozulsa da yine türkiye toplumu bunun karşısında durarak önce vatan demiş ve hiçbir saldırıya geçit vermemiştir. toplumumuzun ekonomi hakkındaki görüşleri ne kadar ekonomi bozuk olsa da yine de devleti'nin yanında olma gayreti içinde olan bir yapıya sahiptir.