0

klasik teorilere göre ekonominin konusu mal ve hizmetlerdir. mal doğada kıt olduğu kabul edilen ve belli bir girdi gerektiren eşyadır. belli bir bedeli ödenmeyen güneş hava ve benzeri varlıklar önemli ve yararlı olmalarına rağmen birer ekonomik mal değildirler. bu çerçevede ekonomistlere göre genel olarak mallar, serbest ve ekonomik olarak ikiye ayrılabilirler. insanlara bir fayda sağlayan olgu ve eylemlere ise hizmet denmektedir. burada mal ve hizmetlerin hem kıy olması hem de bulunanların ekonomik sayılmaması şüphesiz bir paradoks olarak tartışılabilir. ancak ekonomi sosyolojisi açısından bu tartışmanın bir önemi yoktur, önemli olan mal ya da hizmete toplumun yüklediği değerdir. bu değer yükünün altında ise toplum kökenli bir seri işlem yatmaktadır. ekonomik işlemlerin anahtar denebilecek olgusu şüphesiz mülkiyettir. mülkiyet genel anlamda kişinin doğal kaynaklara ve üretim araçlarına sahipliği durumudur. bir başka değişle insanın eşya üzerindeki kontrolüdür ki buna taşınır taşınmaz her türlü eşya dahildir. esasın herhangi bir insan mal ile ilişkisi bakımından 3 konumda bulunur: ya sahiptir ya kiracıdır ya da emekçidir. sahip olmak mülkiyet hakkını elde tutmak demektir. yani sahiplik bir aidiyet halidir ve belki de potansiyel de olsa böylesi duygudan soyutlanmış bir dönemden bahsetmek bir ütopyadır. ancak bir malın birey ya da bir topluluğa ait oluşu tarihi akışı içinde belli bir değişim geçirmiş olmalıdır. ilk homojen insan birlikteliklerinde toplayıcılıkta ya da avlanmada kullanılan çevre ortaktı. pınarlar da herkese aitti. yani topluluğa ait bir mülk vardı,yani bu mülk bireysel değil toplumsaldı. gelişmiş toplumlarda kamu mülkü bölündü ve mülk bireyselleşti. insanlar mülkünden kira ya da vergi elde etme hakkını kazandı. ileri aşamada mülk bazı özel hallerin dışında devletleşti. malik ve mülk devletle ilgili kavramlar haline geldi. esasen devlet başkanı demek olan melik öncelikle mülkün yöneticisi demekti. gerçekten de bu aşamada devlet ilkelerdeki ortak çevrenin toplum adına sahibi durumundadır. kişisel görünen vergi, kira ve benzeri mülkiyet ilişkilerinin garantisi ve düzenleyicisi devlet oldu. ekonomik hayatın önemli dinamiklerinden emek ve kira da mülke göre var olmuşlardır. çünkü kira doğrudan malın karşılığıdır. ücret ise

0

bence dolarla yakından alaksı olabilecegini dusunuyorum