0

ağızlarına veya dudaklarına halka takan afrikalı kadınlar vardı bir internet sitesinde gördüğüme göre bence bu çok garip bir güzellik anlayışı aynı zamanda boyunlarına halka takarak boyunlarını uzatan kadınlarda gördüm aynı internet sitesinde bu da bence çok garip bir güzellik anlayışı.

0

bir zamanlar yok artık diyeceğimiz düzeyde güzellik anlayışları varmış. gerçi günümüze kadar da farklı farklı biçimlerde bu tuhaf algılar devam etti. örneğin geçen yıl moda olan japonların çarpık dişleri ve çarpık dişlere sahip olmak için operasyon geçirmeleri. daha sonra haberlerde hergün gördüğümüz estetik madurları da cabasi. fakat eskiden çok daha tehlikeli durumlar söz konuşuymuş. örneğin 19. yüzyılda sık sık güzellik için çok tehlikeli bir zehir olan arsenik kullanılıyordu. yüze kırmızılık verdiği, gözleri parlattıgi gerekçesiyle ve vücuda yuvarlak hatlar kazandırmak adına kullanılıyordu fakat bu kadınlarda guatr hastalığı ve ölümlere sebep olmuştu. yine viktorya döneminde soylular arasında moda olacak bir yeşil renk icat edildi ve scheele'nin yeşili adını verdikleri bu yeşili elde etmek için bakır ve arsenik karıştırılıyor, bu rengi giyenler ve evlerinin duvarlarını boyayan kişiler yavaş yavaş zehirlendiler ve ölüm tehlikesi yaşadılar. başka bir güzellik işkencesi 1923 yılında gamzesiz kadın kadınsı görünmüyor algısıyla gamze aleti çıkarılmış patenti bile alınmış. yüze giyilen ve çene yanak bölgesine tutturularak çok acı veren alet uzun süreli kullanımla acı içinde amacına ulaşıyordu. 17. yüzyılda ingiltere'de beyaz ten sahibi olmak için kadınlar sirke ve kurşun içerikli bir ürünle beyazladilar. kraliçe elizabeth tarihe gençliğin maskesi olarak geçmesini bu karışıma borçlu olsa da renk zamanla sağlıksiz bir sarıya dönüyordu. yine 17. yüzyılda giyilen chopine ayakkabılar görülebilecek en tuhaf ayakkabılardir. soylu sınıfını gösterdiği düşünülen boyu 50 cm kadar uzayan bu ayakkabıları giyen kişi yardım almadan yürüyemez bir de bunun için hizmetçi tutarlarmış. rönesans döneminde doğallık moda olduğu için uzun yuvarlak alın için alınlarini traş etmiş ve kirpiklerını de yolmuşlardir. yine 17. yüzyıl tuhaf algılarından biri olan damarları görünür kılarak güzel olduğuna inanma algısiyla kadınlar boyun, omuz ve göğüs damarlarını mavi kalemlerle belirgin hale getirirlermiş. kraliçe viktorya döneminde yine doğallık moda olunca dudaklarını ısırıp yanaklarını sıkarak kıpkırmızı gezerlermış. günümüzde hala bir yeri olan sunni benler de ayrı mesele. 18. yüzyılda özellikle mesaj içeren benler üretilir karşı cins için anlam ifade ederlermiş. evlilik aşka davet gibi. son olarak 1939 yılında uzaylı gibi gezen kadınlar varmış. yüzlerine taktıkları huni benzeri şeffaf maske makyaj koruma görevi görüyormuş.