0

behçet hastalığının en belirgin özelliği ağızda ortaya çıkan aftlardır. bu yaralar vücudun diğer bölgelerinde de görülebilir, egzama ve diğer bağışıklık ve alerjik hastalıklarda da görüldüğü gibi hastalık nedeni pek bilinemediğinden tedavisi de zor ve tekrarlayan süreçleri vardır. her hastalıkta olduğu gibi fakat bu hastalıkta daha önemli olmak üzere psikoloji çok önemlidir ve nedeni aslında kökenlidir. tedavi de zaten bu yüzden zordur diyorum.

0

herhangi bir açıklanabilecek ve kesin nedeni budur denebilecek bir nedeni olmayan ve dünyada ilk kez 1937 yılında türk hekim hulusi behçet beyfendi tarafından tanımı yapılmış bulunmaktadır. bu hastalığın cinsel bölgede ve ağızda çeşitli yaralar,deri, göz, eklem,damar ve sinir tutulumuyla karakterize olup ve bu şekilde seyredip bulaşıcı olmayan iltihaplı bir romatizma hastalığıdır. bu hastalık vücudun her bölgesini, her organını etkileyebilme özelliğine sahip olduğu söylenmektedir. genel olarak belirtilerine bakarsak; ağızda tekrarlayan ağrılı, içi küçük yaraların görülmesi en önemli ve ilk belirtisi budur ve bu oluşan yaralara da aft adı verilmektedir.cinsel bölgelerinde yaralar çıkmaktadır. ergenlik döneminden sonra sivilce şeklinde ortaya çıkmaktadır. gözde ağrılı, kızarık ve ışığa hassasiyet bulunmaktadır.el ayak eklemleri iltihaplanmaktadır. eklemlerde şişlik ve ağrı oldukça fazladır.tedavi yönünden ise ortadan tamamen kaldırmak değilde hastanın şikayetlerini en aza indirmek amaçlanmaktadır. ki bu hastalığın henüz bir tedavisi bulunamamıştır. inşallah en kısa zamanda bulunmasını temenni etmekteyim.

0

bir ara bir yerde görüp baya araştırmıştım ya. ipek yolu hastalığı da deniyormuş. bu hastalığı hulusi behçet tanımladığı için de behçet hastalığı deniyor. ağızda ve cinsel bölgede yaralar oluşuyormuş. ama bulaşıcı bir hastalık değilmiş. kalp ve beyin damarlarında, göz damarlarında, eklemlerde falan sürekli iltihaba neden oluyormuş. hastalığın kesin olarak bir tedavisi daha bulunamadı biliyorum.

0

ağızda ve cinsel bölgede yaralar, deri, göz, eklem, damar ve sinir sisteminde seyreden bulaşıcı olmayan iltihaplı bir romatizma hastalığı olarak biliniyor. 1937 yılında prof.dr. hulusi behçet tarafından bulunduğu (daha doğrusu dermatolog olduğu için ve bu hastalığın bir adı olmadığı için bu şekilde anılıyor) için onun soyadıyla anılıyor. birçok ülkede bu hastalık görülmektedir. genetik olabiliyormuş.

0

özellikle ağızda ve cinsel bölgelerde meydana gelen yaralardır. daha çok ilhitaplı olan bu yaralar tekrarlanırlar. buluşıcı bir hastalık değildir. ilk olarak bu hastalık hakkın da açıklama yapan hulusi behçet adlı doktordan ismini almıştır.