zevkler ve renkler tartışılmaz.bana göre hem oynaması hem izlemesi çok zevkli.zevkli olmasa bile spor yapıyorsun bundan iyisi varmı.gidip bi kafede nargile içmek yerine ayda 60 tl ver bir kulübe git hem vücudun gelişsin,hem yeteneğin varsa geleceğin için önemli yere sahip.futbol oynamak zevkli çünkü.topun gidişine sen karsr veriryorsun senin elinde herşey.elinde olan birşeyi gerçekleştirmekte çok kolay.bu yüzden zevkli.
futbol oynaması da izlemesi de son derece zevkli bir spordur. oynama kısmına gelirsek eğer uzun süre lisanslı olarak futbol oynadım. futbol oynarken öylesine mutlu olup deşarj oluyorum ki anlatamam size. büyük bir tutku ile bağlıyım bu spora karşı. çok iyi bir 10 numaraydım zamanında. oynamanın en zevkli yanı özellikle benim oynadığım mevkiden kaynaklı da olabilir. benim oynadığım mevkide hücum da ki bütün akınlar benimle başlıyordu ve çoğunluğu benimle sonlanıyordu. kendimi top geldiği zaman sanki bir orkestra şefi gibi görüyordum. çevremde ki herkesi daha faydalı hale getirip skora etki etmelerini sağlıyor, maçı kazanmak için de sadece hücum değil defansta da çok iş yapıyordum. bundan dolayı futbol oynamaktan büyük keyif alıyordum. futbolun izlenme boyutuna gelecek olursak eğer, futbol öyle bir oyun ki tuttuğunuz bir takımın kazanmasına göre veya kaybetmesine göre ertesi günkü modunuz belli oluyor. ülke olarak öylesine bağlıyız ki bu oyuna maç vakitleri özellikle büyük takımların maçlarında kahvelerde, cafeler de insanlar için hayat duruyor, herkes o ekrana destek verdiği, gönül verdiği takımın atacağı gole odaklanıyor. bu oyuna böylesine tutkulu ve bağlı olmanın nedeni bence açıklanamaz bu gönülden içten gelen bir şey. sarı kırmızı, sarı lacivertli, siyah beyaz veya diğer forma renklerine öylesine bağlıyız ki evimizin odasının rengini giydiğimiz kıyafetleri bile bazen buna göre belirleyip buna göre şekillendiriyoruz. futbolun böylesine popüler olmasının en temel sebeplerinden birisiyse bence ekranlar da ki reklamlar. futbol öylesine büyük bir market ki buradan herkes ekmek yiyor. biz izleyenler hariç, tabii işi iddaaya döküp kupon yapmadıysak :) bu işten yayıncı kuruluş gelir elde ediyor, futbol oynayanlar gelir elde ediyor, hakemler gelir elde ediyor, büyük takımların store mağazaları yani giyim mağazaları gelir elde ediyor, federasyon gelir elde ediyor. herkes gelir elde ediyor ve haliyle bu sporu en üst seviyeye çıkartmak için ellerinden geleni yapıp çok iyi reklam ediyor. emin olun saha içinde ki oyuncular, hakemler federasyon bu işten seyirciler kadar keyif almıyorlar. onlar bu işten para kazanmalarına rağmen adı üstüne para kazanma uğruna odaklandıkları için keyif kısmına odaklanamıyorlar. olayları gelir elde etmek rant elde etmek. biz taraftarların ise hiç bir gelir, rant beklemeksizin, cebimize izlerken veya takım kazanınca para girmeyen aksine izlemek için para çıkmasına rağmen sadece bir tutku uğruna izliyoruz. biz bu futbolun aşığıyız aşığı. bunu tutkudan başka bir şey ile açıklayamayız. zevkli bir spor olmasının nedeni budur.
futbolla aram yok oynayana sormak lazım izleyene sormak lazım
bu kişiden kişiye değişmektedir. bana göre bizim arkadaşlarımla birlikte mahallede kapimizin önünde yaptığımız mahalle maçları çok zevkli olmaktadır. bizim çok hoşumuza gitmektedir. bir topun peşinde erkek kız hepimizin bağırış çagris koşturup iki tane taştan yapmış olduğumuz kaleye gol atmaya çalışmamız birbirimizi kiyafetlerimizden cekistirmelerimiz, ele almalarimiz, faul yapmalarimiz oldukça zevklidir. ama televizyonda sevdiğim bir dizi olduğu halde babamın maçı açıp da izlemesi bana hiç de zevkli gelmemektedir. bu nedenle durumdan duruma da oynandığı yerden yerede kişiden kişiye de değişmektedir. mesela babamlar maç yaparlarken küçükken beni de götürürdü ve ben de izlemekten büyük keyif alırdım sanırım futbol çocukluğumda daha zevkli geliyordu bana.