ortaokuldayım o zamanlar. yanlış hatırlamıyorsam 5.dersimiz bedendi herkeste bir heyecan bir mutluluk var tabi. biz erkeklerde futbol heyecanı kızlarda ise tezahürat için hazırlanıyorlar. az çok bilirsiniz gençliğimizde yaptığımız bu maçların önemini kızlar kenarda sizin sınıfınızı destekler. hele ki o zamanlar birde birisine karşı boş değilseniz o maçta ronaldo'ya bile meydan okursunuz o gazla. her neyse zil çaldı biz sınıflarda üstümüzü değiştirdik. erkek futbol takımı olarak taktiğimizi falan konuşuyoruz. taktiğimiz ise her sınıfta olan en iyi oyuncuya pas vermek :d . geri kalan ise defans yapmak. ben de oynuyorum ve sevdiğim kız da kenarda tezahürat yapıyor. benim kıçım tavanda çünkü o zamanlar sınıfta en iyi oynayanlardan birisiyim. maç başladı. ben gol atıyorum kızlar seviniyor onlar sevindikçe biz daha çok gaza geliyoruz özellikle de ben. maç bitti yendik. ama hala zaman var beden dersinin bitmesine ben hala o gazın havasından çıkamamışım. ordan basketbol oynamaya gittim arka tarafa. fazla kişi yoktu. bizim sınıftan 3-5 kişi en yakın arkadaşım batu şerefsizi :) ve ben oynadık. orda da yendik. çünkü sevdiğim kızda orda abi yenmezsek sanki bir daha yüzüme bakmaz diye kendimi gaza getiriyorum. zil çaldı hocalar falan çağırdı herkes itti ben batu ve sevdiğim kızla arkadaşı kaldı. biz de tam gidiyorken kızın yanına gidecektim. tam o sırada şerefsiz batu arkadaşım geldi donumu indirdi kızın yanında. yiğidin malı orta olur mantığı oldu. kız gözlerini kapatarak ve koşarak kaçtı. o günden beri kız yüzüme bakmaz :(
bir gün pazardan 5 kilo patates alıp eve dönüyordum tam çarşının ortasındayken poşetim yırtıldı bütün patateslerin etrafa döküldü arabaların altına girdi mağaza kapılarından içeri girdi bende teker teker hepsini topladım
en komik anım motorla geziyordum asfalttaydım motorla gidiyordum arkadaşla şehir dışına gidiyorduk önden giden tır yağ dökülüyordu motorla gidiyorduk farktım yağ olduğunu kaydık ve düştük sizin için kömik değil ama benim için komik