valla bazen aklıma da gelmiyor değil hani abla... arkadaşlarımı toplayıp eskisi gibi saklambaç, istop, ortada sıçan, seksek gibi oyunları oynasak diyorum... ki eskiden bu kadar araçta yoktu ki. artık ara sokaklar bile caddeye dönüşüyor yavaş yavaş. ve otopark alanı olarak... zaten sokaklar dar oluyor, birde aracını parkedenler yüzünden iyice daralıyor yol...
evet insan o eski gunleri ozluyor ama simdiki geldigimiz durum teknolojiye ayak uyduruyoruz internetten oyunlar oynuyoruz fakat bunu degistirmek elimizde teknoloji de onemli guzel iyi niyetli kullanilirsa
bazen diyorum bazen diyemiyorum .biz sokakta büyüdük akşam ezan okunduğunda eve girerdik. ama şimdi çocularimiz tablet bilgisayar başindan kalkmiyor. fakat dişaridaki ortam çok bozuldu bizim zamanimizda böyle değildi. şimdi çocuğumuzu tek başina markete bile gönderemiyoruz
gerçekten şimdiki çocukları gördüğümde bunu hep söylüyorum. mahallede oynanan saklambaçlar, atlanan ipler, kaldırımlarda oynanan yerden yüksekler, ayağa takılıp bütün sokağı baştan aşağı koşarak ve döndürerek geçtiğin toplu plastik ipler, sokakta arkadaşlarınla kapı önünde piknik yapmak, genellikle belde ama vücudun her yerinde döndürebildiğimiz hulahoplar... çok özledim, çok güzeldi.
tabikide diyoruz nerde o sokak oyunları oyunun en tatlı yerinde akşam ezanı olunsa bile bırakıp gidemememiz annemizin zorla eve götürmesi gerçek arkadaşlıkların ve sokak hayatının o güzel dostlukların yaşandığı güzel yıllar:(
evet kesinlikle diyorum. şimdiki çocukların elinden telefon düşmüyor. çocukluklarını hiç yaşayamıyorlar ki.
sokaklar. bizim evimiz. saklambaçlar, körebeler, ortada sıçanlar. bilmeyenler için anlatayım oyunları. saklambaç bir kişi farklı yöntemlerle seçilir ve gözünü yumar. genelde bu işlem duvara dayanarak yapılır. ve bir kişi kişinin arkasına geçer parmağıyla ona dokunur. gözü yumulan kişi yani ebe o parmağı tahmin etmeye çalışır. bilemediği her parmak için 10 20 diye sayılır. genelde yüze kadar sayılır. daha sonra gözünü yuman kişi tekrar duvara döner ve yüze kadar sayar. o sırada diğer oyuncular bir yere saklanır ve ebe olan onları bulmaya çalışır. yakalıyınca gözünü yumduğu yere gidip sobe der. ve yakalanan oyuncu elenir. diğer el ebe olur.
ortada sıçan : iki takım oluşturulur. bir topa ihtiyaç vardır. takımlardan biri ortaya geçer. diğer takım ise ikiye bölünüp biri karşı tarafa diğeri diğer tarafa geçer ve ortadaki rakip oyuncuları vurmaya çalışır topla. top yerden gelmelidir yoksa rakip oyuncu havadan kapar ve can elde eder. bu da onu yenmeyi zorlaştırır.
nasıl demez insan gecelere kadar güvenli sokaklar,saklambaç ,simit,evcilik,ip atlama,erkekler le top sektirme,herkesin birbirine güveninin tam olduğu zamanlar,eski komşuluklar. eskiden her şey daha güzel,daha temizdi.
evet diyorum. çünkü artık çocuklar sokaklarda oynamak yerine alıyorlar ellerine birer telefon, tablet oradan oynuyorlar ne oynuyorlarsa. yani artık sokağa çıkıp oyun oynayan çocuk kalmadı. hep sanal alemdeler.
eve girmezdik ya bir sürü oyun vardı doymadan yılmadan ne zevkle oynardık. en çok saklambaç severdim ben, istop da güzeldi aslın da, yerden yüksekte çok oynardık. galiba ben hepsini çok severdim ve çok özledim o günleri.
demez olurmuyum. sokakta oynayamayan bir nesil yetişiyor.
eski sokak ve mahalle kültürü kalmadı maalesef. bırakın sokak oyunlarını çocukları parkta oynatmaya bile korkar olduk.
dediğim çok oluyor akşamları karanlıkta oynanan şaklanbaç oyununu çok özlüyorum
neredeyse hiç sokakta oynamamış bir çocuk olarak demiyorum.