0

ali nazik'ten başlayalım. yavuz sultan selim han bir gün sofraya gelen bir yemeği çok beğenir ve "bu yemeği hangi eli nazik yaptı?" diye sual eder. bunun üzerine eli nazik diye anılan yemek zamanla ali nazik adını almıştır. ikinci yemeğimiz imam bayıldı. kıtlık döneminde bir imam evde pişen yemeği çok beğenmiş fakat maliyetini duyunca bayılmıştır. gelelim çok meşhur tarhanaya. yine yavuz sultan selim tedbiri kıyafet ile bir eve gider. ev sahibi yoksul bir kadındır. sultana evde pişen bir çorbadan ikram eder ve sultan tadını beğenip adını sorduğunda "dar hane(fakir hane)" çorbasıdır cevabını alır ve darhane söylene söylene tarhana adını alır. hünkar beğendi yemeğinde adı geçen hünkar ise abdülaziz'dir. saraya davet edilen napolyon'un eşi onu temsilen saraya gelirken fransız aşçı getirmiş. aşçınin yaptığı beşamel sos ile türk aşçının yaptığı köz patlıcan ve kuzu etini bir araya getirip servis ettiği yemeği hünkar abdülaziz çok beğenmiş adı da buradan gelmiştir. mihlama anlamı çivileme olup yedikten sonra çöken rehaveti ifade etmek için söylenmiştir. anali kızlı çorbası ise büyüklü küçüklü olduğu için yapılan bir benzetmedir. lahmacun ise arapça etli hamur anlamına gelen lahm bi ajin'den geliyor. zamanla söyleye söyleye lahmacun olmuştur.